Feminist Akımların Amazonlaştırdığı Kadınlar...

Bediüzzaman hazretleri gençlik rehberi adlı eserde tarihte amazonlar namı verilen gayet silahşor kadınların erkeklere karşı harika harpler yaptığı ve erkekleri kendilerine esir ettiğini,bu silahşor kadınların erkeklere karşı kuvvet,kudret ve üstünlük davası güttüğünü ve o kadınların bu davalarıyla erkeklerin başına bela olduğundan bahseder ve o kadınlar gibi bir neslin ve teşekkülün bu zamanda zındıkanın eliyle icraat yaptığını söyler.Bu zamandaki kadınların öteki asırlarda yaşayan kadınlara nispeten ellerinde kılıçlar ile erkekleri kendilerine esir etmek yerine yarım çıplak bacakları ve cazibeleri ile kendilerine esir edip ihtiyarlarını elinden aldıkları ve etrafına pervane ettikleri bu erkekleri sefahet ateşine attıklarını ve bu sefahete girenlerin imanlarını o çıplak bıçaklı bacaklarıyla yaralayıp bazılarını öldürdükleri tehlikesine dikkat çeker.

Evet üstat hazretlerinin tehlikesine dikkat çektiği bu kadınların bu hale gelmesinde avrupadan dalga dalga bize gelen feministlik akımlarının etkisi büyüktür.Avrupayı bitiren mahveden kadınları erkekleştiren ve aileyi yıkan bu feministlik akımları yüzünden bir çok kadın çocuk sahibi olmayı ,o çocuk yükünü çekmeyi bırakıp kariyere ,anneliği tercih ettiler.Bir çoğu sonradan bu akımlar yüzünden annelik duygusundan mahrum kaldıklarını ve ömürlerinin son günlerini yalnız sahipsiz geçirdiklerini itiraf ederler..Bir çok Avrupalı kadın erkeklerle eşit olma ,onlarla boy ölçüşme, onlar gibi hayatın her alanında olma ve onların üstünde olma, onlara galip gelme, onlara minnet etmeme, onlara boyun eğmeme, kendi ekonomik özgürlüğünü kazanma uğrunda annelikten, aileden ,sıcak yuvadan ve çocuk sahibi olmaktan mahrum kaldıklarında itiraf eiyorlar..

Batılı kadınların pişmanlık ve ah çektiği feministlik akımları maalesef ülkemizde hızlı bir şekilde yayıldı.Değer yargılarını kuran sünnet odaklı bir yaşam tarzıyla tanzim etmesi gereken Müslüman aileler ve bayanlar kendilerini maalesef bu feminizm akımlarına kaptırdılar.Feminist kadınların söylemlerine sahip çıkmayı tercih eden İslami kesimin okumuş kadınları işlerine gelmeyen kuran ve sünnetin hükümlerine tevil kılıfları geçirdiler.Allahın tesettür emrini tevil kılıfı ile kendi hevalarına ve modalarına göre uydurup göz ve akıllara perde çektiler.Ellerine geçen ilim ve diplomalar onları her istediğini yapma cesareti verdi.Hayatın her alanında olma hırsı ile helalı haramı unuttular.Mahremiyet duygularını tevillere kurban ettiler.Kendi parasını kazanma, kendi ayakları üstünde durma mücadelesini Allahın razı olmayacağı alanlara kaydırdılar. Kendilerine telkin edilen başörtüsü ile özgürleşin sloganlarına kendilerini kaptırıp hayatın her alanında başörtülü olduktan sonra her şeyi yapabilirsin mantığına kendilerini kaptırdılar.Diskolarda erkeklerle tepişmeler,konserlerde erkeklerle oynaşmalar,balolarda erkeklerle dansları mübah gördüler.Allahın birbirinde sükunet bulmak için yarattığım dediği erkeğe karşı üstünlük davasına giriştiler.Kuranın ve sünnetin onlara çizdiği giyimdeki çalışmadaki ve konuşmadaki sınırları çiğnediler.Diplomaları, paraları ,meslekleri kariyerleri onları şımarttı.”Mümin erkeklere söyleyin gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar” ayetinin muhatabı kendilerini olduğunu üzerlerine almadılar…Yabancı bir erkekle tokalaşmak başına bir demir parçası saplanmasından iyidir “hadisini görmemezlikten geldiler.Mahreminizle konuşun mahreminiz olanlarla konuşmayın Hadisini de kaale almadılar.Benden sonra erkeklere kadından daha büyük bir fitne bırakmadım.hadisini ise hiç kabul etmediler.Allahın camide kadın erkeği yan yana ibadet etmeye müsaade etmediğini bildikleri halde bu hassasiyeti okul veya iş yerinde daha kesin olarak uygulanması gerektiğini görmemezlikten geldiler. Kurandan kadının üstünlüğünü gösteren ayetlere aramaya başladılar.Kuranın kendilerine çizdiği tesettürün sınırlarını moda ile çiğnediler.Para kariyer meslek diploma ile gelen gurur ve kibir yüzünden hal hareket ve tavırlarındaki değişiklikleri eleştiren erkeklere tahammül edemez oldular.Erkeklerin eleştirilerine tahammülleri kalmadı.

Bu tehlikeli İslami feminist akımı maatesüf hızla yayılmaktadır.Bu sinsi ve iblislerin eliyle İslami kadınların üzerinde oynanan feminist akımları tahmin edilmeyecek noktalara gelmiştir.Okuma hırsları ,erkeklere eşit olma mücadeleleri ,onlarla boy ölçüşme çabaları, onlara galip gelme gayretleri, onlara yetişme çabaları ,onları mağlup etme ,onlara minnet etmeme hırsları öyle bir noktaya gelmiş durumdaki onların bu halleri Allahın çizdiği Meryem, Ayşe, Fatma ,profilinden çok uzaklara götürmüş.

Çalışma hayatına atılmayı ve erkeklere karışmayı meşru kılmak için sahabi hanımların çalıştığını ,ticaret yaptığını ,onların savaşlara katıldığını, onların, erkekleriyle beraber mücadele ettiğini, söyleyen zamanın feminist kadınları; o mübarek kadınların harama bulaşmadan, iffetini kaybetmeden, örtüsünden taviz vermeden, açılıp saçılmadan, sadakatini koruyarak, günaha batmadan, islamı tevil edip nefsine uydurmadan yaptıklarından haberi yoktur.Deri işlemeciliği yapın Hz Zeynep validemizin evinde kurduğu atölyede bu işi yaptığını ve kendisini örtü ayetleri indikten sonra hiç kimsenin görmediğinden haberleri yoktur.

Kendisini feminizmin etkisine kaptıran ,erkeklere karşı güç ,marifet, kuvvet, akıl ,zeka ,laf ve mevki makam yarışına giren ve fıtratına bakmadan erkeklerle mücadele içine giren, kadınların bozulmuş ,çirkinleşmiş, tefessüh etmiş ,adileşmiş hayatın içerisinde sağlam kalmadığı ve değiştiği gerçektir..Hayatın büyüsüne kendini kaptıran kadınların eşine karşı minneti olmayan hale girdiği,kariyer için çocuk yapmaktan kaçındığı,erkeklerle birlikte olmaktan dolayı bazı değerlerini yitirdiği,giyim ve kozmetiğe yönlenip değerlerin yitirdiği de bilinen bir gerçektir.Ellerinde yanı başlarında duran kuran ve sünnetin hükümleri varken batının sinsi ifsatçılarının pis telkinlerine kanmaları onların için büyük bir hasar ve zarardır..

Müslüman bir bayan feminist olamaz.O olsa olsa ana olur.Alime olur.Gurur kibir sahibi olmayan bir kadın olur.O hazreti Fatma olmaya, Hz Aişe, Hz Fatma olmaya özenir.O ilmi makamı mevkisi derecesi ne olursa olsun Meryemin iffeti olur.Hz Fatmanın edebi olur.Hz Aişenin ilmi olur.Ama bunları olmayı beceremeyenler yada yaşadığı gibi inanmaya başlayanlar Meryemler,Fatmalar Haticeler olamadığı için feminist olurlar.

Feminizmin pis musluklarından isyan, asilik, gurur, kibir ve enaniyet içmeyen kadınlar eşlerine karşı üstün olma, galip gelme ve hakim olma mücadelesine girmezler. Makamı, mevkisi, ilmi, tahsili ne olursa olsun Allahın kendilerine çizdiği hak ve hukukları koruyup o sınırları aşmazlar. Erkeklere karşı amazon kadınları gibi hareket edip o erkeklere cazibe fitne çıplaklık ile galip gelmeye çalışmazlar. Ama maalesef Müslüman kadınların eşlerini aldatmaya başlaması ve boşanmaları ve gayri meşru ilişkilere yönelmesi feminist akımların ve zararların onlara iliştiğini gösteriyor.

İlim marifet tahsil para meslek diploma kadının değerlerini namusunu şerefini iffetini kaybettirmek geriletmek eksiltmek yerine artırılmalıdır.Dinin yarısını insanlığa ulaştıran sahabi kadınların tarihin sayfalarına altın harflerle geçmiş iffet,ahlak ve edepleri onların ilim ile şöhret ile bozulmadıklarını gösteriyor.Eğer artırmıyor ve değiştiriyor ve bozuyor ise o zaman bulunduğu ve çalıştığı ortamı haramdır.Giyimi tavrı hareketleri bozuktur.Enaniyeti gururu, kibri artmıştır.Çalışması kazanması ona haramı helal yapma yetkisi vermez.Yada ayetle ve harisle sabit olan haramları tevil ederek mübah göstermeyi meşru kılmaz.Kendi aleyhinde olan hadisleri ve hakikatleri inkar etmesini gerektirmez.Feminist akımların etkisiyle amazonlaşması gerekmez.Feminist akımların etkisiyle amazonlaşmak yerine kuranın ve sünnetin telkiniyle ve terbiyesiyle Fatmalaşması Meryemleşmesi gerekir.

Bu zamanda kadınlar üzerine gelen bir çok hadisin bu kadınlar tarafından inkar edilmesi, kuran ayetlerinin beğenilmemesi ve hadislere karşı tevil yolu tercih edilmesi feminizmin Müslüman kadın üzerindeki etkisini gösteriyor.Şu andaki İslami kesimlerdeki feminist akımları yüzünden boşanmalarda ,aldatmalarda,.,geçimsizlikler ve israfta büyük boyutlara ulaşmıştır.Avrupa yı mahveden ülkemizi yıllardır kasıp kavuran ,nesli bitiren, aileyi yok eden fuhşu yayan ve kadınları erkekleştiren bu akımlar Müslüman aile yapısına ve ahlakına büyük zarar vermektedir.Belki bu hakikati bildiği için Üstat hazretleri kadınlar yuvalarına dönmeli.Beşeri yoldan çıkardılar.Onlar için şu dehşetli sömürü ve vahşi zamanda en güvenli emin yer evleridir..Bu zamandaki ifsata ve tahribata karşı kadınların dayanması için ancak çelikten zırhları olması lazım diyor.Ve eğer kadının eline sehavet ve cesareti verirseniz.”Hem kendi hem eşinin izzetini bozar zarar verdirir” der.Paralarını modaya ,kozmetiğe, eğlenceye harcayan kadınların çokluğu cömertliğin onlara verdiği zararı gösteriyor.Paraları ve diplomaları sayesinde aldıkları cesaret ile her yere girip çıkmaları o cesaret ile erkelere karışmaları onlarla eğlenmeleri ve haramı helali unutmaları bu hakikati gösteriyor.

Yaratılış gereği kadın erkeğe erkek kadına muhtaçtır. İkisi bir elmanın yarısıdır. Allah katında üstünlükleri takva iledir. Toplumda erkeğe ihtiyaç olduğu gibi kadına da vardır. Saadet, mutluluk ve huzuru ve sükunet için iki kalbin olması gerekir. Hayatın yükü, hüznü, kederi paylaşılınca hafifler. Hayatın sevinci ve saadeti da paylaşılınca çoğalır. Erkeğin kuvveti ne ona üstünlük verir nede kadının güzelliği ve varlığı ona üstünlük verir. Kadın eşinin yardımcısı muavini destekçisi olmalıdır. Erkekte eşinin rızık temin edicisi, haklarını koruyucusu olmalıdır.Kadının kocasının minnetini almama düşüncesi iblislerin kadın ile erkek arasına soktuğu bir fitnedir.Kadın müdür amir meslek kariyer sahibi olsa da zaif ve duygusal olması yönünden erkeğe muhtaçtır.erkeğin varlığına ,erkeğin arkasında olmasına,muhtaçtır.fıtratı gereği mutluluk saadet için erkeğin sevgisine muhabbetine emniyetine muhtaçtır.Kadın erkeksiz erkek kadınsız olamaz.Evlilik muhabbet sevgi Allah rızasını kazanmak içindir.Birbirine üstünlük taslamak için değildir.Para mevki kariyer sahibi olmak kadına istediği gibi davranma istediğini yapma istediği yere gitme istediğini giyme içme yeme ve konuşma hakkını vermez.Eşinden önce Allaha karşı bunlardan sorumludur.

Eğer Müslüman kadın kurana sünnete sırtını dönüp, kadınları soyup arka sayfalarında alçaltan batıl ve bozuk ahlaksız medyanın onu yoldan çıkarıp eşine itaatten çıkarma, isyan ettirme, özgürleştirme, istediğini yaptırma ve yaşatma telkinlerine kanarsa manevi değerlerini yitirip rabbinin katında isyankar, asi ve değersiz bir hale düşebilir. Batıl hayat yaşayan, iffet ve namustan mahrum olan, değerleri olmayan, şeref ve haysiyeti kalmayan kadınları taklit ederseler kutsal emanetlerini yitirip rableri katında sefih ve basit bir hale düşebilirler. Hz Fatma, Asiye, Hatice ve Ayşe olmayı bırakıp Feminist olmayı tercih edenlere sefih medeniyetin vereceği değer ve kıymet sadece üç beş alkış, üç beş bravo, üç beş yaşasın olacaktır.İffet namus şeref haya abidesi olanlara Allah cennet hanımlarının efendisi olmayı vermeyi vaat ederken sefih medeniyetin yıldızı olmayı tercih edenlere ise burada verilecek olan yalancı şöhret,yalancı bir muhabbet,yalıncı bir sevgi olacaktır.Vesselam.Muhammed Samil Kafkasyalı


2 yorum

Amazonlar...

Cenab-ı Hak, bizi ve sizi bu asrın cazibedar fitnesinden muhaza eylesin...

19.12.2011 - Vird-i Zeban

amin inş...gercekten ben

amin inş...gercekten ben bir bayan olduğum halde kendi cinslerimin haline üzülüyor acıyor bazende kızıyorum ,kadına haya edep ve masumluk yakışır ama şimdi nerde .en ufak bir sözde bile hemen kalkanları kuşanıyor şavaş baltalarını ellerine alıyorlar..burda bile bakıyorum kime ne laf yetiştireceğim yarışın sanki.rabbbim hakkı hak için sözleyen ve yaşayan ahlaklı iffetli hanımlar olmayı bize ve evlatlarımıza nasip etsin..batılın zalimin karşısında frevuna kafa tutan asiye olmayı ,maşita validemiz gibi ateşe atılsakta imandan dönmemeyi..
hz fatma gibi kabir komşum kim babacım dediğinde git şurdaki kadın dediğinde gidipte eşinin izni yok seni alamama ya fatıma diyen kadının hayasına hayran kaldığı,işte bu ahval onu benim komşum kıldı diyen hz fatıma gibi hanımlardan olmayı rabbim cümlemize nasip eder inş...

Nezaman ki senin sohbetinden sıyrıldı yüreğim,işteo günden beri biçareyim!
Ne zaman kalbimde yerini başka heveslere pazarladım,İşte o andan beri avareyim!
Senden uzaklık ateşmiş YaRab!Merhamet et! .

20.12.2011 - iremhan

Konular