Cinsel Kültür Parkları

-yasağın psikolojisi-günahın sosyolojisine önsöz-










Bizi gizli ve güçlü bir tehlike yakalamış durumda. Nedir bu tehlike ?













Modern zamanlarla beraber din, kültür, ideoloji ve/veya diğer tercihlere sahip çevreler; yani bu ülkede bulunan bütün çevreler kendi “cinsel kültür parklarını” oluşturmaya başlamışlardır. Cinsel kültür parkları, cinsel içerikli kitaplar, erotik/porno filmler, striptiz kulüpleri, genelevleri, otostop ve otoban fuhşu, seks sektörünün farklı dalları, erotik shoplar... v.s. den farklı bir tehlikenin işareti ve adresleridir.













İlginçtir ki bu parklarda toplumun farklı kesimlerini bir arada bulmak mümkün. Daha da vahimi bu parklarda bekçilik yapan bir çok insan ( bunların çoğu ilahiyat kökenli yazarlar ve sağlık dünyasından doktorlardan oluşmaktadır. İçinde öğretim üyeleri bile var.) cinsel eğitim adı altında sapkın ve çarpık cinsel anlayışı din adına, sağlık adına, mutluluk adına yayabilmektedir. Daha da vahimi, yaygınlaştırılan bu “kültür”ü toplum şaka maka cinsel eğitim veriliyor diye algılamaktadır.










Toplum fuhuş sektörü konusunda yeterince bilgi sahibidir. Fakat toplumda “yağmurdan kaçarken doluya tutulmak” misali fuhuş sektöründen kaçanların çoğu cinsel kültür parklarına (daha doğrusu ağına) düşmektedir.














Eskiden cinsel sağlık ve cinsel sorunlardan kaynaklanan boşanma hukuku hakkında kamuoyunun bilgilenmesi önemsenir; bunun dışındaki cinsel yaşam, yatak odası içinde başlayıp biterdi. Artık “yatak odaları fuarı” diyebileceğimiz teşhircilik ve seansların organize edildiği cinsel kültür parkları revaçta. Cinsiyet tatminsizliğinden kaynaklanan ve cinsel ilişki ile sınırlı çarpık roller (bunlara pozisyonlar da diyebilirsiniz) ile devam eden bu parklarla ilgili tam bir aymazlık içinde olmamız daha da vahimdir. Çocuklarımızın bu parkların oyuncağı olma riskini dikkate alan hiç bir eğitim, örgütlenme, talep, uyarı olmadığı gibi; bu parkları ziyaret etmek luna park ziyaretleri kadar doğal (!) hale gelmiştir.












Evlilik için aracılık yapmaktan, pedogojik ve bilimsel açıdan tutarlı olmayan cinsel bilgilere kadar geniş bir hizmet (!) ağına sahip bu parklarla ilgili en üzücü olanı bu parklara her gün bir yenisi eklenmektedir ve çoğunun önünde İslami tamlaması kullanılmaktadır.













İslama karşı duyarlı olduğuna inanan ve/veya sanan çevrelerin İslam ve cinsellik ilişkisine özgü ve eğitim amaçlı olduğu iddiasıyla oluşturulan bu cinsel kültür parkları genelde fıkıh ve hadis kültürünü bu parkları meşrulaştırmak için kullanmaktadırlar.











Rivayet yoksa rahatına bak!...











Mevcut cinsel kültür parklarının en tipik iki özelliği: “sağlığı bozmuyorsa rahatına bak” ve “dinde rivayet yoksa rahatına bak” şeklinde çarpık bir anlayışla cinsel eğitim adı altında verilen bilgi ve yorumlardır.














Peygamberden bu konuda rivayet yok diye her şeyi mübah sayan çarpık bir anlayışla cinsiyet tanımından yoksun, eğitim, pedogoji, psikoloji kurallarını hesaba katmadan üstelik seks sektöründen alıntılar yapmak dışında marifeti de olmayan bu sitelerin tek özelliği erotik ve pornografik resimler yayınlamamasıdır. İçeriği çoğunun erotik ve pornografik kültürün izlerini taşıyan bu sitelerin adreslerini vermeye kalksak başka bir tartışmayı tetiklemiş olacağımızdan ve amacımız üzüm yemek olduğundan sadece ip uçları vermekle yetinecek ve şimdilik dikkat çekmekle sınırlı kalacağız.













Bizi ilgilendiren en önemli yanı: yasağın psikolojisi ve günahın sosyolojisi açısından bu parkları ortaya çıkaran temel etkenler ve bu parkların ruhsatı nereden aldıklarıdır.











Rivayeti olmayan her konunun “mübah” olduğu gibi çarpık bir gerekçeyle yapıp ettiklerini normal sayandan tutunda; mümkünse uzak duralım kibarlığı içinde konuyu alttan alan açıklamalara kadar renkli cinsel hayat öneren siteler mevcuttur.













Cinselliğin sağlık, hukuk ve yaşam boyutları vardır. Sağlık ve hukuk bilgisi içermeyen; sadece cinsel yaşamı konu alan ve bunu da rivayet yoksa rahatına bak parolası içinde yorumlayan sitelerde İslami evlilik, İslami hayat adı altında pornografi-erotizm kültürü İslamda cinsel eğitim ı altında pazarlanmak istenmetedir.










Bu pazarlamanın referansı ise fıkıh ve fetvalar olarak gösterilmek istenmektedir. Rivayet olmayan konuların übahlığı ısrarla rahatına bakabilirsin şeklindde tercüme edilmek istenmektedir.










Oysa bir cinsel tercihin veya tarzın sağlığı bozmaması ve/veya o konuda yasaklayıcı bir ayetin, hadisin olmaması o tercihin ve tarzın “normal” olduğunu göstermez. Psikoloji, Bilinçaltı, Pedogoji, eğitim diye bir şey var.












İsterseniz internet ortamında aklı başında (!) gördüğünüz İslami, bilimsel ve hatta çağdaş siteleri bir dolaşın bakalım.











“Rivayet yoksa rahatına bak!..” ve “sağlığını bozmuyorsa rahatına bak!..” dışında adam gibi eğitim, psikoloji, pedogoji, insan yorumu kurallarına uyan bilgiler içeren kaç site bulacaksınız! Kaldı ki toplumu cinsel konuda herkesin ulaşabileceği şekilde bilgilendireceksek eğer; bu sağlık ve hukuk açısından bilinmesi gereken cinsel bilgilerden oluşmalıdır. Yani cinsel eğitimin kamu yararına en önemli iki boyutunu cinsel sağlık ve cinsel hukuk içermelidir. Cinsel ilişki pozisyonlarını aşmayan anlatımların adı “eğitim” olamaz. İslami eğitim hiç olamaz.









Çocuklarımızı erotik ve pornografik sitelerden uzak tutmaya çalışırken yani yağmurdan kaçırırken maalesef Cinsel kültür parklarına / doluya tutulmaktan kurtaramıyoruz. El-İnsaf... İnsaf sahibiyseniz eğer: Olaya “El” koyun o zaman!







Yoksa yasağın psikolojisi bastırılmış içe-dışa vurumların günahla sonuçlanan sosyolojisine dönecektir!




Servet Hocaoğulları


Konular