Giriş

Hamd Allah'a mahsustur.

O Allah ki, O'nun celâl ve azametini idrâk eden kalpler ve gönüller şaşkına dönerler. O'nun nûrunun parlamasının başlangıcında gözler dehşete düşer.

Öyle Allah ki, sırların gizliliklerine muttalidir. Kalplerin inceliklerini bilendir, Memleketini düzene sokmak için yardımcı bulundurmaktan müstağnidir.

Kalpleri dilediği şekilde evirir çevirir. Günahları affeder, ayıpları örter, üzüntüleri ve hüzünleri giderir.

Salât ve se-lâm peygamberlerin efendisi olan, dinden ayrılanları biraraya toplayan, mülhidlerin sonunu getiren zâtın (Hz. Muhammed'in), tertemiz ve pak olan âlinin üzerine olsun.

Yarab! Onlara çokça salât ve selâm et!

İnsanın şerefi ve bütün yaratıklara kendisini üstün kılan fazileti, Allah'ın mârifetine hazırlanmakla elde edilir.

Öyle mârifet ki dünyada, dünyanın güzelliği, kemâli ve medâr-ı iftihârıdır. Öyle mârifet ki âhiretin zahîresi ve azığıdır.

İnsanoğlu ancak kalbiyle Allah'ın mârifetine hazırlanabilir. Kalbin dışında herhangi bir âzasıyla mârifete hazırlanamaz.

O halde Allah'ı bilen, Allah'a yaklaştıran, Allah için çalışan ve Allah için gayrette bulunan, Allah nezdindeki sırları keşfeden kalptir.

Diğer âzalar ise kalbin yardımcılarıdır. Kalbin çalıştırdığı âletlerdir.

Efendinin, kölesini çalıştırdığı, çobanın (idarecinin) halkını güttüğü ve sanatkârın âletini çalıştırdığı gibi, kalp de diğer âzaları çalıştırmaktadır.

Bu bakımdan Allah nezdinde makbûl olan kalptir. Şu şartla ki, Allah'ın gayrisinde boş olmalıdır.

Allah'ın gayrisiyle dolu olduğu zaman da Allah'tan (cemâlinden) mahcub (perdelenmiş) olan da kalptir. Kendisine hitap edilen, kendisine itâb edilen de kalptir. Allah'a yaklaşmakla saîd olan da kalptir.

Bu bakımdan insanoğlu kalbini temizlediği zaman felaha kavuşur, kalbini kirlettiği ve gaflete daldırdığı zaman şekavete sapar ve rahmetten mahrum olur.

Hakikatte Allah'a itaat eden kalptir. İbâdetlerden gelen nûrlarını âzalar üzerine saçan kalptir.

Allah'a karşı inat ve isyan bayrağını açan kalpten başka hangi âza olabilir?

Âzalara sirayet eden fuhşiyât ancak onun eseridir. Zâhirin güzellikleri ve çirkinlikleri ancak ve ancak kalbin karanlık ve nûrlu olmasından ileri gelir.

Zira her kalp, içindekini dışarıya sızdırır. Kalp, öyle bir şeydir ki insanoğlu onu tanıdığı zaman, muhakkak nefsini tanımıştır. Nefsini tanıdığı zaman muhakkak rabbini tanımıştır.

İnsan kalbini tanımadığı zaman, kendi nefsini tanımamıştır. Kendi nefsini tanımadığı zaman da rabbini tanımamıştır. Kalbini bilmeyen de kalbinin gayrisini haydi haydi bilemez.

Zira insanların çoğu, kalplerini ve nefislerini bilmemekte, kalpleri ve nefisleri arasında perdeler gerilmiş bulunmaktadır.

Çünkü Allah Teâlâ, bazen insanoğlu ile kalbi arasına kuvvet ve kudretiyle girer.

Allah'ın kuvvet ve kudretiyle insanoğlu ile kalbi arasına girmesinin mânâsı, kendisinin müşâhedesinden, murâkabesinden, sıfatlarının mârifetinden ve Rahmân olan Allah'ın kudret parmaklarının ikisi arasında nasıl evrilip çevrildiğini görmekten men eder esfel-i sâfilîne nasıl indiğini, şeytanların ufkuna doğru yuvarlandığını ve nasıl â'lâ-i illiyyîn'e yükseldiğini, mukarreb meleklerin âlemine nasıl yükseldiğini ona bildirmez demektir.

Kalbini murâkebe ve gözetmek için melekût âleminin hazinelerinden kalbinin üzerine akan ve kalpte beliren incelikleri gözlemek için kalbini tanımayan bir kimse Allah Teâlâ'nın şu ayetinin mefhumuna dahil olmuş olur!

O kimseler gibi olmayın ki, Allah'ı unutmuşlar, Allah da onları kendilerine unutturmuştur. İşte bunlar fâsık olanlardır.(Haşr/19)

Bu bakımdan kalbin mârifeti ve vasıflarının hakikati, dinin temeli, sâliklerin yolunun esasıdır.

Biz bu eserde âzalar üzerine icra edilen ibâdetler ve âdetler ki bunlar zâhirî ilimlerdir kısmının tedkîkinden uzak olduğumuzdan ve bu eserin ikinci kısmında yok edici ve kurtarıcı sıfatlardan kalbin üzerinde cereyan edenleri izah etmeyi va'ettiğimizden -ki bu ikinci kısım bâtın ilimlerdir dolayı elbette bize gereken kalbin üzerine icra edilenlerin izahına geçmezden önce iki kitaptan bahsetmektir.

Onlardan biri kalbin sıfat ve ahlâkının acâib hallerini izah eden kitaptır. İkincisi, kalbin riyâzetini ve ahlâkının temizlenmesinin keyfiyetini beyan eden kitaptır.

Bu iki kitaptan sonra Mühlikât'ın (Yok ediciler) ve Münciyât'ın (kurtarıcılar) tafsiline girişeceğiz. Bu bakımdan biz şimdi darb-ı meseller yoluyla insanların fehmine ve zekâlarına uygun bir şekilde kalp acâibliklerinin şerhini zikredelim.

Çünkü kalbin acâibliklerini ve melekût âlemine dahil olan sırlarını açık bir şekilde söylemek, birçok fehim ve zihinlerin idrâk etmekten âciz kaldığı bir gerçektir.

1 yorum

Re: Giriş

arkadaşıımm burdaki yazılı olan ihyayıı kitap olarak satın almak istiyorumm. nerden alabilirimm.. internetten okumakk çokk zorr ALLAH rızasıı içinn yardımcıı olun

18.04.2012 - recai çömez