Kadın Dindarlaştırır!

Kadın; HAVVA. Yani İsevilere göre ilk günahın müsebbibi.


Kadın; HAVVA. Yani, Efendimize sevdirilen üç şeyden biri.


Kadın; HAVVA. Hayatın diğer yarısı. Erkek varlığının


vazgeçilmez unsuru. Bütün dinlerin, ideolojilerin, fikirlerin tanımlamaları ve bakış açıları farklı olsa da, hepsinin buluştuğu son nokta: İşte öyle bir şey !



Din, Allah’ın erkeğe ve kadına cinsiyetleriyle var olmalarını ve birbirlerini tamamlamalarını öğütler. Dindar olmanın şartı evli olmak değildir. Fakat “tam” bir insanın olmanın şartıdır. Dindar insan tam olma iddiasındadır. Bu sebeple dindar erkek bekar değildir. Dindar kadın da bekar değildir. ( İstisnalar hariç!) “Bekarın dini yarımdır, evlenince tamamlanır.” Hadisi bunun için anlamlıdır. Bunun için geleneğimizde erken evlenmek “emir” telakki edilmiştir.


Bekar erkek, kadınla ilgili hayaller kurar, ümit eder ve beklenti oluşturur, yarımlığının sonucu olarak. Zanneder ki evlenecek dertler bitecek. Fakat, hadise dikkat kesilelim.” Evlenince mutlu, huzurlu, neşeli olursunuz” demiyor. “Dininizi tamamlamış olursunuz” diyor. Yani, kadını yüceltip veya aşağılayıp, olduğundan farklı hale getirmeyin. Evlenin, dindar olun.

Bizim kültürümüze yerleşen “bekarlık sultanlıktır” anlayışı, bir kaçıştır. Sultan, kurala tabi değildir, başına buyruktur.

Çünkü sultan, kul olmaz. Bunun sonucudur ki, ortalama Türk dindar tipinin dini hayatı, evlenip çoluk çocuk sahibi olduktan sonra başlar. Anlar ki, kafasını meşgul eden şey, daimi değil ariziymiş. Yani o kadar da kafaya takılacak bir sorun! yok.



Sokrates’ in meşhur sözünü hatırlayalım : “Ne pahasına olursa olsun evlenin! Mutlu olamazsanız filozof olursunuz.” Biz de şöyle anlayalım : “Evlenin ! Ya dindar olursunuz ya da filozof. Sakın dindar filozof olmayın.”

İbrahim Yemen


Konular