Kadın Özgürleşmekten Korkar mı?

Kadın Özgürleşmekten Korkar mı?

Eric Fromm’un bir sözü vardır: “Çağdaşlaşmanın önündeki en büyük engel, özgürlük korkusudur.” İnsan özgürlük korkusu yaşamadan özgürleşmelidir. Özgürleşmekten korkan kişi, tutucu olur, yeteneklerini geliştiremez ve kendini gerçekleştirme zorluğu çeker. Eğer bir kadın şahsî kabiliyetlerini tekâmül ettirerek serbestiyet kazanırsa toplumsal role dahil olmakta cinsel kimliğini kullanmaya hiç ihtiyaç duymayacaktır. Cinsellik ile öne çıkmak, kadın için artı değer olmaktan çok kolaycılıktır. Herhangi bir konuda kendini yetiştirmeyen, üç yüz kelime ile konuşan bir kadın, aynı cinsiyetten diğer insanları temsil etmekten çok uzaktır. kadın kimliğini temsil edemez. Ayrıca fizikî görünümü gereğinden fazla yüceltmek, toplum sağlığı açısından doğru bir davranış değildir. Kadını ürettiği değerlerle toplumda var kılabilmek için onu ikinci sınıf görme eğiliminden vazgeçilmesi gerekmektedir. 1980’lerin sonunda Anadolu’da görev yaptığım bir yerde ‘Eksik etekten doktor olmaz’ diye düşünüp kadın doktora gitmek istemeyen hastalar vardı. Buradaki ‘eksik etek’ tabiriyle kastedilen şey aslında kadın kimliği ile cinsel kimliğin eşitlenmesiydi. Kadın yalnızca ev işi yapan, çocuk doğuran bir varlık gibi telakki edildiğinde toplumda etkin olan bir rolü üstlenmesinin kadın kimliğine aykırı olduğunu düşünülür. Oysa kişiliğin oluşumunda cinsel kimlik, ancak %20 – 30 civarında etkilidir. Kişiliğin %70-80’i insanî özellikler oluşturur.

PROF.DR.NEVZAT TARHAN


Konular