Bilgisayarın başından kalkamıyorum..

Esma:
-Evimize bilgisayar gireli 1 sene oldu. İlk başlarda güzeldi, sonraları başından kalkamaz oldum. Annemden babamdan azar işitir oldum, özellikle sohbet odalarına girmek alışkanlık yaptı bende. Lütfen akıl verin.

Dr. Bilge:

Mazoşist bir yaklaşımla çözmek zordur bu tür problemleri. Yani bilgisayar orada duracak sende iradeni taştan kayadan atarak kendine engel olacaksın. Gözlerini kırpmadan hapşırmak kadar zor. Türk milleti zekidir. Pratik çözümler gerek. O bilgisayar internete bağlı olduğu sürece başından kalkman zor. Önce interneti iptal ettir. Bir süre internetsiz yaşa. Belli bir süre sonra yeniden bağlatırsın. Göreceksin kararlarını uygulaman daha kolay olacak. Yeni bir başlangıç yapacaksın. Bu kez önüne gelen her pencereyi açmayacaksın. İşletim sistemin güzellik uzantılı dosyaları açacak. Adres çubuğuna yazdığın her adres sana hayırhahlık yapacak.

Sevgili Esma; şimdi Dosya düğmesine tıkla ve malayani tüm dosyaları sil. Yerlerine her yaptığını hayra çeviren dosyalar ekle.

Düzen’e gel ve yaşamına bol bol sosyal aktivite kopyala. Görünüm’e hiç dokunma. Eminim gül yüzlü ihlas artalanlı bir masaüstün vardır. Sık kullanılanlar’ın en başına da www.ailem.com.tr/dr.bilge’yi ekle. Bu kadar teknik yeterli. Bana sorarsan yüreğinde ki yaşam sevincini işlet daha iyi.

Sevgili Esma; hem çaysız sohbet olur mu be evladım. Sohbet dediğinde tavşan kanı koca bir demlik çay olmalı, yüzlerine baktıkça huzur duyacağın dostlar olmalı, çayın höpürtüsü ile dostun kahkahası müzikal bir armoni oluşturmalı ve her cümlesinde hem düşündüren hem güldüren nitelikli beraberlikler olmalı ki biz ona sohbet diyelim. Diğer türlüsüne geyik denir.

Ne attan düşmedik yiğit, ne de sürçmedik at yoktur. İnterneti kes hayata bağlan. Bir kış günü lapa lapa yağan karın altında yanağına düşen kar tanesinin eriyip usulca süzülmesi misali hisset hayatı. Muhabbette boğul. Allah yardımcın olsun. SEVGİLER


5 yorum

Dün akşam büyük buluşma

Dün akşam büyük buluşma adlı tv programını izledim samanyolu televizyonunda chetle ilgili konu vardı vede çok anlamlı çok bilgilendirmeyi amaçlayan bir konuydu izlerken hep bu site aklıma geldi çünkü burada soylenenlerin aynısı ve aynısı programda çeşitli şekillerde geçti Bir annenin bir seferlik sanal ortam diyip beni kimse gormez diye başladığı chet başına belalar açtı eşini kaybetti parasını çaldırdı zina yaptı çoçuğunu kaybetti en sonundada hayatından oldu ama her seferinde Allahım ne yaptım ben dedi sizde öyle demek istemiyorsanız ağlamak kandırılmak iki cihandada felakete uğramak istemiyorsanız chetten uzak durun yaklaşmayın ....

Ya göründüğün gibi ol Yada olduğun gibi görün
Hz MeVLANA

15.11.2007 - keceemre

kel ilacı

Selamun aleykum
Vallahi kardesim ben sana akıl vermek isterdim ama aynı dert bendede var bende kalkamıyorum.Kelin ilacı olsa başina sürermiş derler ilacım yokki basima sureyım artıncada sana vereyım inş. hevesimizi alırızda kalkarız başından yoksa kurtuluş yok
allah yardımcın olsun
selam aleykum

03.11.2007 - dost42

eğer iradeniz sağlam

eğer iradeniz sağlam değilse kendinizi frenliyemiyorsanız başka ugraşlar bulamıyorsanız bilgisayarı ya kaldırın evinizden ya da kırınız gerçekten en etkili yol bu yoksa hep nefis isteyecek ve sizler de bilgisayarın başından kalkamayacaksınız ve de malesef esiri olacaksınız en iyisi zararlı yola girmemek için zararlı yolu kapatmak(yok etmektir),şimdi o yol islah edilir diyenler vardır,inanın çok zor islah edilir...............saygılarımla.......

24.10.2007 - esad yavuz

Allah razı olsun

Allah razı olsun extremum.










''Dinlemesini Bilirsen En Aptaldan Bile Birşey Öğrenebilirsin''

25.09.2007 - NaTuraL

İnternet

Aşağıdaki tabloda nefsimizin hırsına yönelik olarak, direncimizin başarı oranını istatistiksel olarak ölçmüş bulunuyoruz.
Gelen iç dürtünün şiddetine göre; en yüksek şiddetteki iç dürtü A, orta derecedeki iç dürtü B, zayıf iç dürtü ise C olarak sembolleştirilmiş olup bu iç dürtülere karşı gösterdiğimiz direncin başarı oranı(Bertaraf Etme Gücü) yüzde olarak ifade edilmiştir. Sonuç bölümünde ise kazanılan sevabın bire kaç olduğu, tahmini bir dereceleme olarak verilmiştir.
Burada dikkat edilmesi gereken bazı noktaları şöyle açıklayabiliriz: Bu iç dürtüler şeytanın nefsimizin hırsını harekete geçirmesi olarak ifade edilir. Öyle ki; bu iç dürtülere karşı koyduğumuz ölçüde sevap da kazanmış oluyoruz ve her karşı koymamız, ilgili günahımızdan bizi biraz daha temizliyor.

“Kim Rabbinin azametinden korkup nefsini heva ve hevese uymaktan menederse; onların varacağı yer cennettir.”(Naziat; 40-41)

Bir de dikkat edilirse iç dürtülerin karşı konula konula, belli bir aşamadan sonra doruk noktasına ulaşabileceği ve siz karşı koymaya devam ettikçe bu iç dürtülerin eskisi gibi şiddetini düşürebileceği de dikkatlerden kaçmamalı. Diyebiliriz ki, siz dürtülerinize karşı koymaya devam ettikçe, şeytan size karşı umudunu yitirmektedir.

Unutulmamalıdır ki; ilgili konu hakkındaki her bir bertaraf edişimiz daha önceki yenik düştüğümüz en az on günahı temizliyor. İşte o kazandığımız sevaplar günahlarımıza bu durum için böyle kefaret oluyor.

‘’Kim nefsinin hırsından korunursa, işte felah bulanlar onlardır." (Haşr, 9)

"Mümin erkeklere söyle: Gözlerini sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar. Bu kendileri için daha temizdir" (Nûr, 30)

"Mümin kadınlara da şöyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. … ’’ (Nûr, 31)

Hal böyleyken insan sevap kazanmak için, iç dürtülerinin tekrar tekrar gelmelerini bekleyebilir. Ancak hep bu şekilde kefaret olacak diye bir kural yok, salih ameller yaparak da konu hakkındaki günahlarınızı ve daha değişik alanlardaki günahlarınızı temizleyebilirsiniz.

‘’Onun için gücünüz yettiği kadar Allah'tan korkun, dinleyin, itaat edin ve harcayın, kendiniz için hayır yapın. Her kim de nefsinin hırsından korunursa işte onlar kurtuluşa erenlerdir.’’ (Teğabun, 16)

Bazen de iç dürtülere yenik bile düşebilirsiniz, bu kez sil baştan binayı, işin yoksa gene kur…ya da yenik düştüğün ölçüde artan harabiyeti bertaraf etmeye çabala…Allah esirgesin !

“Muhakkak ki Rabb’imin merhamet ettiği hariç, nefis aşırı derecede kötülüğü emreder.” (Yûsuf, 12/53)
“Andolsun ki, nefsini arındıran kurtuluşa ermiştir. Onu kötülüklere gömüp kirleten kimse de ziyana uğramıştır.” (eş-Şems, 91/9-10)

Aşağıdaki tablodaki iç dürtüde, bir insanın evinde yalnızken hemen yanıbaşındaki bilgisayarından istediği an ulaşabileceği müstehcen içerikli web sitelerine girişi konu edilmiştir.
Örneğimizde kişi, kendisinde uyanan orta derecedeki şehvet ile yapmak istediği zinaya yaklaştıran bu eylemi gerçekleştirmekten, %90 bertaraf etme direnci ile sıyrılmıştır.Bu yaşanan durumdan altı saat kadar sonra da biraz daha güçlü bir uyaran ile denek, ilk duruma nazaran daha şiddetli gelen dürtünün zorluk oranınına bağlı olarak, internete bu amaçla girmeyi -dayanma gücünü biraz yitirmiş olarak- gene savuşturmuştur. Dolayısıyla aldığı sevabın ilk duruma göre daha fazla olacağı muhtemeldir.
Şimdi düşünmeli; yalnızken yüce yaradandan çekinmeden o açık saçık sitelere girip çıkabiliyorsa kişi, insanların arasında neden çekinerek bu eylemini yinelemez ?

‘’Ey iman edenler! Allah sizi ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir avla dener ki, gizlide kendisinden korkanları meydana çıkarsın. Kim bundan sonra saldırıda bulunursa onun için acı bir azab vardır.’’ Maide, 94

"Zinaya da yaklaşmayın, çünkü o pek çirkindir ve kötü bir yoldur." İsra 32
‘’Sen ancak zikre (Kur'an'a) uyan ve görmeden Rahman'dan korkan kimseyi uyarabilirsin. İşte böylesini, bir mağfiret ve güzel bir mükafatla müjdele’’ Yasin Suresi, 11;

Gelen İç Dürtü Şiddeti : B
Zaman : 23.09.2007 / 22:15
Bertaraf Etme Gücü : %90
Sonuç : 10

Gelen İç Dürtü Şiddeti : B
Zaman : 24.09.2007 / 04:55
Bertaraf Etme Gücü : %75
Sonuç : 10+


Bu yazımızda sizlere, konumuza ışık tutan Kuran ayetlerinden, o an aklıma gelenleri sıralamaya çalıştım. Elbette konuyla uzaktan ve yakından ilgili belki de tüm ayetlerdir, yeter ki gönül gözümüz açık olsun da, bu müthiş kitaptan hep faydalanalım.

24.09.2007 - extremum

Konular