Çıplaklık tacizdir

Kızları, kadınları el ve dil ile taciz edenlerin (onlara karşı üzen, korkutan, rahatsız eden, inciten, can yakan, zarar veren davranışlarda bulunanların) çoğaldığından şikayet ediliyor, tacizin engellenmesi için tedbir alınması isteniyor. Tedbir olarak da eğitim ve ceza üzerinde duruluyor.




"Karşı taraf ne yaparsa yapsın taciz edilmemeli" diyenlere karşı, "Hayır, açılmada sınırı aşanlar tacize davetiye çıkarıyorlar; taciz olmasın ama karşı taraf da taciz için insanları tahrik etmesin" diyenler var. Ben ise "çıplaklık tacizdir" diyorum. Evet çıplaklık, vücudun cinsi cazibesi olan yerlerini, kamuya açık olan yerlerde açıp göstermek, bununla da kalmayıp ya davranışlarıyla veya orasını burasını süsleyerek, kokular sürünerek karşı tarafın dikkatini daha fazla çekmek tacizdir. Çünkü bunu yapanlar karşı tarafın hem bakmasını, ilgi duymasını istiyor, hem bakmalarından, talepten ve ilginin bazı şekillerinden rahatsız oluyor, bunu taciz sayıyorlar. Bu durumda karşı tarafa (örneğimizde erkeğe) ya bakmamak ya bakıp da görmemek ya görüp de etkilenmemek yahut da baktığı, gördüğü, etkilendiği halde kendini zaptetmek, arzusunu bastırmak, ya meşru olmayan yollardan kendini tatmin etmek veya bu eziyete katlana katlana ruh sağlığını bozmak kalıyor; işte bütün bunlar tacizdir; gerekenden fazla yerlerini açıp gözler önüne seren kadın ve kızların karşı tarafı (erkekleri) taciz etmesidir.




Kadının güzelliği ve çekiciliği, çiçeğin, kuşun, müziğin, resmin, atın güzellik ve çekiliğinden farklıdır. Normal insanlarda karşı cinse ilginin içinde cinsellik de mevcuttur. Kadın ve erkeğin güzelliğinde estetik yön, cinsel cazibe ile birlikte vardır, sıradan insanlar bu ikisini birbirinden ayıramaz, kadın ve erkeğin güzelliklerini yalnızca estetik yönden göremezler. Böyle olduğu ve bu güzelliklere bakan kalabalıklar cinsel arzu ve tatmin yönünden de (ve daha çok bu yönden) baktıkları içindir ki güzeller ve özellikle kadınlar reklamlarda kullanılmaktadırlar.




Bir Müslüman'ın vazifesi, günah işleme imkanı, çevresinde günaha davet edenler bulunduğu halde, imanı ve iradesiyle bu imkana, bu davete karşı durmak, dinin emir ve yasaklarına riayet etmektir. Müslüman olsun, gayr-i müslim olsun insanların bir başka vazifeleri de, karşı tarafı günah ve ahlaksızlığa tahrik ve teşvik etmekten uzak durmaktır. Bu uzak duruş dine saygıdan, insana yakışan şefkatten; yani ahlaktan ve medeniyetten kaynaklanır. Karşı tarafın rahatsız olacağını, kendini korumak için zorlanacağını, zor imtihanlar içine düşeceğini bile bile açılıp saçılarak âlemin içine çıkanlar biraz sadist de sayılırlar; çünkü başkalarının rahatsız olmalarından (onları tacizden) ya zevk almakta veya en azından buna aldırmamaktadırlar.




Bir topluluğun örfü, âdeti, ahlak anlayışı, bir veya daha fazla dini vardır. O topluluk içinde yaşayan ve topluluğun nimetlerinden yararlanan bireylerin bir vazifesi de, topluma ters düşen davranışlardan uzak durmaktır. Birey özgürlüğü adına toplum değerlerini hiçe saymak medeniyet ve ahlaka aykırıdır; kimsenin haddi ve hakkı olmamalıdır. Beraberlik fedakârlık ister; bu fedâkârlığın içinde taciz edenin bunu yapmaması için kendini zorlaması, kontrol etmesi vardır, ama karşı tarafın da tahrikten kaçınmak için (açılmak, kendine göre güzel ve çekici yerlerini göstermek gibi) bazı arzularından fedakârlık etmesi vardır.




Tacizi ceza yöntemiyle engellemek hem sağlıklı değildir, hem de mümkün olmaz. Kamuoyu ve vicdanı burada çok önemli rol oynar; eğer topluluk, taciz edene -karşı tarafın sınırı aşması sebebiyle- hak veriyorsa, taciz edeni değil veya bunun yanında tacize sebep olan tarafı da kınıyorsa bu takdirde tacizi yalnızca ceza ile engellemek mümkün olmaz. Eğitim tedbirine gelince, bunu da karşılıklı olarak düşünmek gerekir. Tacize uğradığını iddia eden bayanlar eğitim yoluyla insanların bunu yapmayacak hale getirilmesini istiyorlar. Buna bir diyecek olmaz, ancak eğitim, hem tacizi, hem de tahriki engelleyecek şekilde verilmelidir. Eğitim yoluyla erkekle kadın arasındaki cinsel cazibeyi yok edemezsiniz, tavşanı tazı, tazıyı da tavşan yapamazsınız (yani hem bunu başaramazsınız hem de buna hakkınız yoktur), yapamayınca da tavşanı başı boş dolaşırken, gözünün önünde oynaşırken gören tazı onu kovalar.




Cinsel tacizin her çeşidi kınanır, olmamalıdır, ancak taraflardan birinin hiç bir kusuru (tahriki, teşviki, bilerek bilmeyerek daveti) yok iken yapılan taciz ve tecavüzler daha şiddetle kınanmayı ve her türlü tedbir ile engellenmeyi hak eder. İşte bu tacizleri hem ceza hem de eğitim ile engellemek mümkündür, tabîîdir ve gereklidir.




"Başörtüsü de bizi rahatsız (taciz) ediyor" diyen bazı başı açık bayanlara şunu hatırlatmak gerekiyor: Cinsel arzu insanın yaratılışında mevcuttur ve gereklidir. Bu arzu tatmin ister, meşru yollardan tatmin edilir. Tatmin imkanı bulunmayan durumlarda tahrik tacizdir.



Başını örtenden rahatsız olmak yaratılıştan gelmez, sonradan edinilmiş kötü (medeni olmayan) bir duygudur. Başını örten inancından veya bir kıyafet tercihi hakkını kullanarak bunu yapıyorsa yapmalıdır, bundan rahatsız olan ise kendini eğitmeli, kötü duygusunu yok etmelidir.



HAYRETTİN KARAMAN


4 yorum

hayrettin hoca yine harika

hayrettin hoca yine harika şeyler söylemiş yüreğine sağlık...

01.07.2007 - dr.burak

toplumsal tepki nezaketle olmalı...

DÜN İKİNDİ NAMAZINI KILIP ÇIKTIM.BAKTIM CAMİ DUVARINA YASLANMIŞ KIZ VE ERKEK NEREDEYSE ÖPÜŞÜYORLAR BURASI BİR PARKINDA YANI AYNI ZAMANDA...ÇOK SİNİRLENDİM..ORADA SAKALLI HACI AMCALARDAN RİCA ETTİM..DEDİM DESTEK VERİN ŞUNLARA BU İŞİ BAŞKA YERDE YAPIN DİYELİM DİYE...VE GİTTİK UYARDIK 4-5 KİŞİ, BİRAZ ŞAŞIRDILAR.AMA O İŞİ BIRAKTILAR EN AZINDAN ORADA, APTAL KIZDA SALAK SALAK ORTALIĞA BAKINIYORDU.....İKAZ EDİLMESE İDİ ORADAKİ GÜNAHA, ONLARI GÖREN HERKES ORTAK OLACAKTI....NEZAKET KURALLARI İÇERSİNDE BU İKAZLARI YAPABİLSEK GENÇLER, ORTALARDA EN AZINDAN BU İŞLERİ YAPAMAZLAR..VİCDANI UMUMİ RAHATLAR..ÖZGÜRLÜK HAYVANLIK DEĞİLDİR...NE DERSİNİZ ?.....YOKSA ADAMLAR NERDEYSE ORTADA ZİNA EDECEKLER....LÜTFEN BU İKAZLARI HEPİMİZ YAPALIM....TEŞEKKÜRLER....

02.07.2007 - ersen64

bence de toplumsal tepki

bence de toplumsal tepki nezaketle olmalı ancak biraz da insanların kendisini bilerek hareket etmesi gerekmez mi?neyi nerde yapacağını bilmek nasıl davranılacağını bilmek gerekmez mi?herkeste uyaramaz ki ...artık Türk ve Müslüman toplumunun batıya özenişine bi dur demek lazım değil mi ama herşey uluorta olmaz di mi geçen gün aynı tarz olaya ben de hatta nerdeyse orda olan herkes tanıklık etti otobüs durağında iki kişi oturmuş bekliyorduk birden ilerden el ele göz göze iki sevgili geldi...aslında o ana kadar pek bişey yoktu...yani sonra olacaklara göre normaldi ama bi ara erkek kıza yaklaşarak öptü kızla bi ara bu şey devam etti ama artık dayanamadım ve içimden bu kadarı da olmaz ki dedim ben ve yanımdaki arkadaşım onları uyardık da öyle bıraktılar aslında bu konular da pek de oralı olmaya olmaya bu hallere geldi. aman bizene naparlarsa yapsınlar bana dokunmasınlar da diye die herşey uluorta olmaya başlamadı mı..ama artık bu gidişe bir dur demek lazım.bence bir iki kişi değil herkes bu uyarılara devam etmeli olmadı bi mitingde biz düzenleriz :)

23.07.2007 - cennet

ALLAH RAZI OLSUN güzel kardeşim

SELAMUN ALEYKÜM . Sayın ersen64 kardeşim . Açık söyleyeyim sizin gösterdiğiniz kararlılığı inanın ben gösteremezdim . Davranışınız çok isabetli . Benim başıma gelse çok kızmakla beraber söylene söylene yoluma giderdim . Evet yolda yürürken, çarşıda ve diğer bütün yerlerde bu tip manzaralar yaşanıyor . Fakat artık işler caminin duvarına kadar dayanıyorsa hakikaten (nezaket ölçüleri dahilinde) "gidin başka yere" demek lazım . Çünkü bu ülke de madem açılma özgürlüğü var bizimde müslüman olarak en azından cami önünde görmeme özgürlüğümüz olmalı . Ayrıca ersen64 kardeşim gibi azimli ve kararlı davranan, davranma niyeti olan tüm müslüman kardeşlerimize ALLAH RAZI OLSUN demek isterim . ALLAHIN YARDIMI üzerimize olsun değerli kardeşlerim .




"Her canlı bir gün ölümü tadacaktır!"

04.07.2007 - hanova

Konular