Fareler ve İnsanlar

Bu yazının, John Steinbeck' in " Fareler Ve İnsanlar " adlı kitabıyla bir ilgisi yok. Zaten yazının kendisi bunu belli edecek... Farelerden bahsetmek istiyorum ilk önce.. Evet farelerden... Doğadaki en tiksinç yaratık ne diye sorsalar fareler derdim... Farenin o kulakları, ayakları, kılları, gövdesinin iğrenç hali; kısacası farenin o bütün görünümünün tiksindiriciliği beni iğrendirir... Yaratılan hayvanları severiz, bu ayrı bir mevzu. Ama fare kendisinden tiksindiğimiz bir hayvandır... Bazı insanlar küçük beyaz farelere güzel derler ve severler. Tarla faresi, ev faresi ve diğer fare türlerine göre daha hoş olsalarda, yine de bu cins farelerde tiksindirir insanı... Fare dedimde, fareler zararlı bir hayvandır, veba hastalığına ve başka hastalıklara yol açarlar, hızlı ürerler, sulara zarar verirler, gıda maddelerini kirletirler, her şeyi kemirirler... Neyi mi kemirirler? Tahtayı, lastiği, eti, hatta sizi bile kemirirler. Vücutları aşırı esnektir ve her yere rahatlıkla girerler.... Sanırım bu kadar yeter. Çünkü bir zoolog değilim...

Doğadaki hayvanların görünüşlerinin, onların " ne halt " hayvanlar olduklarını gösterdiğine inanıyorum. Mesela örümceğin görüntüsü, sinsi ve tuzak kuran bir mahluk gibi duruyor, avını afiyetle yiyecek bir tip gibi... Aslan hayvanı, parçalayıcı, acımasız, tuzak kuran katil bir tiptir. Affetmez; çünkü güzel ve masum ceylanlara bile acıdığı görülmez... Çakal hayvanının görünüşünden de, güçlü olmayan, pislik yapan, kurnaz, hain ve bir boşluğunu buldukları zaman affetmeyen terbiyesiz hayvanlar aklıma gelir. Çakal tek başına bir hiçtir. Ama çakallar bir araya geldiler mi, " en delikanlı " hayvan kesilirler!.. Kimsesiz ve köpeksiz koyunların ağılına bir girmesinler, pırasa gibi koyunların hepsini boğazlarlar... Devam ediyorum... İnsanların tiplerinden de onlar hakkında bilgi sahibi oluruz.İyi ve doğru insanların yüzleri ışıl ışıldır, yüzlerinden bir emniyet akar, temizdir. Yüzün genelinden tüten şey, bu insanların iyi ve doğru bir insan olduklarıdır... Kötü ve doğru olmayan insanlardan da, bu genel yüzde bir sorun ve bizi rahatsız edici bir şeyler ve hava vardır... Günlük hayatımda karşılaştığım bazı insanların, beş para etmez insanlar olduğunu tiplerinden kestirebiliyorum. Bu bir önyargı değil, bir bedahet... Yağmur yağıyorun ispatı nedir? Yağmur yağıyordur... Yağmur yağıyor ki, yağmur var. Dediğim de bunun gibi anlaşılmalı... Zaten bu hoşlanmadığım, nefsi ve insana kelek yapabilecek tipler zamanı gelince hemen kendilerini belli ediyorlar... Kısacası, insanın görünüşünün kendisinin ne olduğunu anlattığının doğru olduğu belli…

Şimdi buradan bir yere gelmek istiyorum... Fikir adamlarına... Mesela Marks'ın saçları, sakalları, ağzını kaplayan o bıyıkları beni rahatsız eder. Onu itici ve soğuk bulurum. Marks'ın belli duruşu, havası, genel yüzü yanlış bir adam olduğunu fısıldıyor. Mutlak Doğruları bulamayan bir insan olduğunu...

Lenin… Lenin’in yüzünün neresi sevimli?!. Sanki kötü bir rüya canavarı… Lenin’in masum oldukları halde öldürülmelerine göz yumduğu insanlar, bu kendi suratından olsa gerektir… Dudakları itici, burnu saygısız, gözleri acımasız, kaşlar kötü… Var mı ısınılan, temiz ve doğruları bulmuş bir adam tipi Lenin’de?..

Nietzsche; pos bıyıklarıyla, bütün yüzüyle ne kadar nahoş… Nietzsche’yi hiç okumamış olsaydım bile, resmine bakınca yanlış ve doğruları bulamamış bir adam olduğunu kestirebilirdim…. Zaten Nietzsche’nin ruhsal açıdan hastalıklı, fikirlerindeki yanlışlar ve aşırının bir oğlu olduğu bellidir…

Freud… Gözler ve yüz ifadesi ne kadar hastalıklı…. Kesin Freud’da iyi bir haltların olmadığı belli… Voltaire.. Alaycı adam!.. Yuvarlak burnunun kendi özel şeklinden alaycı bir adam olduğu belli. Voltaire’in resimleri hayırlı bir adamı bana vaat etmiyor. Zaten yaşantısını okuyanlar hayırsızın teki olduğunu öğrenir… Voltaire’in; aslında bütün fikir adamları ve yanlış fikirler taşıyan ve yanlış yaşayan insanların yüzlerinden tüten bir mana var. Ama anlatmak çok zor…

Diderot… Hakikaten Rausseau’nun “ İtiraflar “ adlı eserinde anlattığı Diderot’a ne kadar benziyor… Dolaplar çeviren, menfaatperest, ikiyüzlü ve dost olunamayacak bir adam hissi uyandırıyor resimleri insana… Zaten Rausseau bunu eserinde kanıtlamıştı… Diderot içime işlemiyor!..

Fazla uzatmaya gerek yok ama biraz daha örnek verelim… Schopenhauer, kabarmış saçlarıyla birleşmiş yarı sakallarıyla, giyimiyle beni sarmaz açıkçası… Kant; kısa boylu, güçlü fikir adamı Kant… Yüzünde yolunda gitmemiş bir şeyler hissederim… Bu insanları sevmeye mecbur değilim. Hiçbir kitap okumamış, cahil bir insanında, kalbiyle bunları sevemeyeceğini, bunları yanlış ve Mutlak Doğruları bulamamış insanlar sayacaklarını düşünüyorum. Şayet imanlı bir insansa… Her şey hep ilimle halledilmez. Halledilseydi, ilim adamları hallederlerdi…

Fareler nasıl bir bedahet duygusuyla kalbime tiksindirici geliyorlarsa, bu farelerin tiksindiriciliğini bilmem, ruhumdaki doğruyu bilen, ve doğruları bulduran ilk bilgidir, bu ilk bilgiye sahip oluşumuzdur. Yani “ önce bilgi “… Açıkça söylemem gerekirse, bu söylediğim fikir adamları; kısacası Müslüman olmayan, bu kötü ve nefsi yaşayan insanların hepsi bana nahoş gelir. Görünümleri beni sarmaz fareler gibi; tiksinirim… Bunun kanıtını söyledim. Fare tiksindirici olduğu için görünümü de böyle olduğuna göre, Mutlak Doğruları bulamamış, kötü ve nefsi yaşayan insanlarda tiksindiricidir… Denilebilir ki, Müslüman olmayan bütün insanlar ne olurlarsa olsunlar, yanlış oldukları ve elbette yanlış yaşayacakları için, kendilerinin bu yanlış fikirlerinin durumuna göre; ve yanlış yaşamalarına, “kötülülüklerine “ göre, kendilerinde “ farelik “ ve “ fare görüntüsü “ vardır… Çünkü ruh ne ise, kendisinin “ beden şekline “ girer. Siz hiç temiz ve doğruları bulmuş bir insanın, suratının ve genel görünümünün pis çizgiler taşıdığını, kötü ve iğrenç olduğunu gördünüz mü?!. Elbette göremezsiniz…

Evet bu böyle… Fakat şöyle bir itiraz gelebilir: Kafir olan insanlardan da güzel, sevimli ve yakışıklı tiplerin olduğu söylenebilir… Ben yine de buna beyaz farenin güzelliği gibi bakıyorum. Beyaz farede bazı insanlara hoş gelir ama neticede faredir ve iğreti durur…Bu güzel, sevimli ve yakışıklı denilen Müslüman olmayan insanların görünümünde, kendi fikri ve ahlak durumlarına göre nahoşluk vardır. Bakmak değil, görmek önemli… Evet vardır: Bir şeytanlık, bir nefsilik, bir yanlışlık, bir kötülük fısıltısı, doğruyu bulamamış ve yanlış yaşayan bir insanın yüz çizgileri…

Bu yazı hissi ve bir sezgi yazısı olabilir… Ama şimdi soruyorum: Neden temiz ve doğru bir insana ( müslümana ) baktığımda içime hep güzel geliyor, iyi şeyler doluyor, estetik zevkim bozulmuyor?.. Neden İslam’a inanmayan bütün düşünce mensuplarının ve ahlaksız yaşayan insanların görünümleri beni rahatsız ediyor?.. Aslında söylemek istediğim şu: Ben kendi hissi ve akli kanıtıma inanıyorum…

Hissi kanıtlar bazen yanlış, bazen de doğru kanıtlar olmak üzere ikiye ayrılır… Ama bu yazı hem hissi doğru kanıt, hem de akıl açısından doğru bir yazı olduğunu düşünüyorum… Faresiz ve fareli fikirlersiz günler dilerim efendim…

Levent Özrenk
leventozrenk.up.to


4 yorum

Öncelikle iyi günler demek

Hakkımda yazılmış iki mesajdan birini ilk önce cevaplamak istiyorum... ve aşağıya yazıyorum...

" Uslubunuz hiç hoş değil ve şahsıma karşı bir terbiyesizlik yapmışsınız. Fakat sizi kırmam mümkün değil. Marx ve lenin' e karşı önyargılı olduğumu söylüyorsunuz. Ben tanıdığım insanlar hakkında konuşurum. Siz ise beni tanımadığınız halde kadın hissiyatına benzer kelimelerle konuşuyorsunuz... Siz bana " içerik öğrenin " tarzında bir akıl verecek konumda değilsiniz. Aramızdaki iletişim ancak bir öğretmen ve öğrenci iletişimine benzer bir şey olabilir ancak... Fakat siz, marx ve lenin hayranı olarak beni öğretmeniniz kabul edemeyeceğiniz çok açık... Ben eski yunandan günümüze kadar gelen fikir adamlarını gençliğimden beri takip ediyorum... Her insan kendi kabul ettiği insanların en üstün fikirciler olduklarını sanmışlardır. Marx, lenin ve engels asla dünya şampiyonu olamamışlardır fikirde... Fikri keyfiyetlerine katılırım ama yanlış düşünceleri taşıyan insanlar...

Yüzümü görmeden de ukala olduğumu söyleyerek görüntünün önemli olmadığını söylüyorsunuz. Böylece Sizce acımasız bir katil temiz yüzlü bir insan olabiliyor. Veya normal adam gibi çizgiler taşıyabiliyor. Çünkü görüntü önemli değildi sizce... Benim yüzümden kötülük aktığını söylüyorsunuz. Hangi kötülükler akıyor?... Esas kötülükler komünizmden akar. Parçalanmış aile, günah şuurunun olmayışı, kadının üretime zorla katılıp mutsuzlaşması, erkek haline gelmesi ve daha birçok şeyler kominizmin yanlış fikirlerindendir...Dostoyevski'nin " karamazov kardeşler " adlı romanındaki Allahsız katil uşak ne diyordu: " ( haşa ) Allah yok, öyleyse herşey mubah "... Yani Allahla ahlaklılık içiçe geçmiş şeylerdir. Her neyse, burası mesele anlatmanın yeri değil... Fazla konuşamayacağım. Diğer yorumu sonra cevaplayacağım... Allah hidayet etsin ne diyelim size..."

21.03.2007 - Levent Özrenk

Levent özrenk'e cevap

Sız Marx ve Lenın hakkında tamamem yanlıs dusunuyosunuz bence.Onlar dünya tarafından yanlıs anlasıldı ıcerıklı olarak onları tanısanız Marx ve Lenin hakkında böyle konusmazdınız.Bence bu dünyanın kurtuluşu Marx ve Lenin'in yücefikirlerindedir.Tamamen ön yargı ile konusup insanları tanıyabılecegınızı sanıyosunuz buda sızın ukala kısılıgınızı ortaya koyuyor.Ben sizin yüzünüzü görmedende ukala oldugunuzu dusunuyorum.Demekkı görüntü o kadarda önemli degilmiş.Siz insanları görüp kişilikleri hakkında yorum yapabıldıgınızı sanıyorsunuz.Acaba sizin yüzünüzden ne kötülükler akıyo unutmayın insanlar birbirinin yansımasıdır..

18.02.2007 - Ziyaretci

MARKS VE LENİNLE İLGİLİ OLARAK...

DEĞERLİ ARKADAŞLARIM,

ÖNCELİKLE BİR İLETİŞİM KURALINDAN BAHSETMEK İSTERİM.BİR KONUYU TARTIŞIRKEN İNSANLAR BİRBİRİNE SALDIRIYORSA DİKKATLER KONUDAN ZİYADE KİŞİLİĞE YÖNELMİŞTİR.BU DA FİKRİ REZERVLERİN KISIR OLDUĞUNU GÖSTERİR.

ŞİMDİ BAZI KONULARI BENCE TARTIŞMAYA HİÇ GEREK YOKTUR.BÖYLE KONULARDA BEN KAFİRUN SURESİNİ OKURUM.DİLEYEN DİLEDİĞİ DÜNYA GÖRÜŞÜNE İMAN EDER.ALLAH HERKESİ SEVDİKLERİYLE HAŞRETSİN DERİM BEN.DİLEYENİ LENİNLE DİLEYENİ EFENDİMİZLE VE ONUN GÜL YÜZLÜ SAHABELERİYLE HAŞRETSİN.AMİN.BU KADAR BASİTTİR OLAY.

ÇÜNKÜ BİR YERE VARILAMAYACAKTIR.ÇÜNKÜ BU KONULAR YILLARDIR TARTIŞILIYOR.HER MEKAN MÜŞTERİSİNİ BULACAKTIR.DİLEYEN MARKS VE LENİNİ, DİLEYEN İSLAMI SEÇECEKTİR.AMA BEN HEM MÜSLÜMANIM HEMDE LENİN HAYRANIYIM DEMEK SADECE TEBESSÜM KONUSU OLUR.

SELAM VE MUHABBETLE.

22.03.2007 - yalnız savaşcı

Bilmiyorum fareleri tiksinç

Bilmiyorum fareleri tiksinç bulmanı ama sunu unutmaki fareyi yaratan da aslanı yaratan insanı yaratan Allah (c.c) dır.Kimse onun yarattıklarına tiksinç demek hakkına sahip değildir.Hele bir insan boyle bir sıfat yakıştırmak ve onu yermek insanı şirke bile götürebilir.Bize mümin de olsak hatta ve hatta evliya sıfatında olsak yinede insanları belli statülere koyma hakkımız yoktur.Bize boyle bir hak verilmemiştir.Herkes hakkettiği cezayı veya ödülü alcak ne fazla ne eksik bunun bilincinde olmak .Bu cezayı veya ödülü Verecek olanı beklemek en doğrusu en münasibidir.Şirke girmek çok kolaydır ve şeytanın müminler üzerinde oynadığı en büyük oyundur dikkat diyorum dikkat.

09.02.2007 - Cem Vatandaş

Konular