Sabah namazi hakkinda sorum var

Sabah namaziyla ilgili sorum olacakti. Bu konuda bilgisi olan yanitlarsa sevinirim. Ben isim geregi haftanin 3-4 gun gece calisiyorum. Bazi gunler sabah namazi zamaninda yaptigim is ten ayrilamayacak durumda oluyorum. Yani tek basima yapilan bir is ve gorev yerinden ayrilamadigim bir is. Boyle durumlarda namazimi kazaya birakabilirmiyim? Okudugum kitaplarda bilerek kilinmayan namazin kazasi olmaz, unutma veya uyuya kalip, kilinamayan namazlarin kazasi olur diye okudum. Evime dondukten sonra ogle namazi vaktine kadar sabah namazi gorevini yerine getirsem olurmu ? Nasil davranmaliyim.?


9 yorum

nepkoc kardeşim,

Öncelikle Allah yaptığımız tüm ibadetleri kabul etsin. Vaktinde kılınan namaz en büyük sevaplar dereceleriyle ödüllendirilir peygamberimiz'in (s.a.v.) sahih bir hadisine göre. Umarım ki daha önce Kur'anı Kerim / mealini okumuş anlamışsındır. Ben sadece aciz bir kulum da söylediklerim tavsiyeden ve araştırıp öğrendiklerimden ve bunlara dair inancımla yorumladıklarımdan ibarettir. Öncelikle şunu bil, ibadetin özü niyettedir. Kılabilmek için en ufak bir şansın varsa, namazını vaktinde kıl. Zaruri durumlardan ötürü kılamıyorsan namazını, o sırada yerde/durumda bulunduğun Allah'ı zikret, namaz esnasında da okuduğun sureleri ve duaları oku, bolca zikret. İlk müsait zamanında kaza niyeti ile namazını kıl. Ve şunu sakın ama sakın ola ki unutma.. Namaz kılmak bize farz kılınan bir fiildir. Yaptığımız ibadetlerin kabulünü Allah'tan başka kimse şu kadar sevap bu kadar geçerli diyemez; derse inanma; çünkü bilemez. Bizim üzerimize düşen peygamberimiz'in (s.a.v.) sünnetine en uygun şekilde davranmak, her daim Allah'ın huzurunda acziyetimizin farkında olmak ve bize emredileni bir karşılık beklemeksizin dualarımızın eşliğinde yapmaktır. O'dur büyük olan, kabul eden/etmeyen, çokça affeden, kullarına merhametli olan. O'dur rızası olmadan hiçbir şey olmayan.

02.02.2010 - srhnc

merhaba sitenizin içerigi

merhaba sitenizin içerigi cok guzel 1 başarılar diliyorum devamını diliyorum

29.01.2010 - trsohbet

namaz

namazdan kurtuluş yoktur,bir seferinde hocaefendi namazdan kurtulmanın 3 şartını söyledi,bir,aklın cıkarsa,iki dinden cıkarsan üç canın cıkarsa buyrun size namazdan kurtulmanın şartları.Allah bizleri namazdan,secdeden,imandan ayırmasın amin.

22.12.2008 - haldun

Sabah namazı, vaktinde kılınamazsa sonra nasıl kılınacak?

Ahmet Şahin Beyefendinin sabah namazının normal şartlardaki yorumuyla alakalı yazısı.Sorunuz için faydalı olacağını düşünüyorum.
'Hepinizin bildiği gibi, özellikle gecelerin kısaldığı yaz aylarında kalkmanın zorlaştığı sabah namazı, namazların en mühimidir. Efendimiz (sas) Hazretleri, vakitlerin en eşrefi olan şafak vaktinde kılınan namazın önemini çarpıcı bir ifadeyle şöyle dile getirmişlerdir:
- Fecir vaktinde kılınan iki rekat namaz, dünyadan da, dünyanın içindekinden de hayırlıdır!..

- Neden dünyadan da, içindekinden de hayırlı?

- Çünkü dünya da, içindeki mal, mülk de ebedi hayatta geçer akçe olmayacaktır... Ancak, kılınan iki rekat namaz, dünyanın vermediği faydayı verecek, sahibini cehennem azabından kurtarıp cennetin nimetlerine de kavuşturabilecektir...

Bu sebeple burada dünyanın servetine sahip olan nice ibadetsizler, orada yoksulluk içinde kıvranırken, ibadetinde ihmale düşmeyen yoksullar da sahip oldukları cennet nimetleriyle orada mutluluklarını sürdüreceklerdir. Dünyada kalan servetleri sahiplerini kurtarmayacak, ama iki rekat namazları sahiplerini kurtarabilecektir...

Öyle ise özellikle kısa yaz gecelerinde akşam erken yatmalı, sabah erken kalkmalı, imsakla güneş doğması arasındaki geniş vakitte dünyadan da kıymetli olan sabah namazını vaktinde kılmalıdır.

Bunu sağlamak için önceden kendini ikaz etmeli, sabah namazına mutlaka kalkacağım, diyerek uykudan önce kesin niyet etmelidir. Bu vicdani hazırlık onu namaza vaktinde kaldıracak, dünyadan da hayırlı olan şafak vakti ibadetini zamanında yaptıracak, sonunda vicdan azabı çektirmeyecektir.

Bununla beraber, insanlık halidir bu. Hiç arzu edilmediği halde kalkamaz da, namazı güneşten sonraya kaldığı da olursa durum ne olacak?..

Bu takdirde artık her şey mahvoldu, bitti, öyle ise artık battı balık yan gider diyerek işi boş vermişliğe dökmek fevkalade yanlıştır...

Bu defa da yapılacak ilk iş: güneşin doğmasıyla başlayan (kırk beş dakikalık) kerahet vakti çıktıktan sonra öğlenin kerahet vakti girinceye kadarki geniş zaman içinde sünnetiyle birlikte farzı hemen kaza etmektir.

Bu durumda ne olur? Hiç olmazsa namazı vaktinde kılmama günahına maruz kalan insan, tehiri sürdürme günahına son vermiş, hemen kaza ettiği namazının borcuyla kalmaktan kurtulmuş olur...

Bu gibi hiç de arzu edilmeyen ihmallerde mühim bir nokta da şudur:

-Namazını vaktinde kılamayan insan, bundan derin üzüntü duymalı, sırtında dağ gibi bir yük ağırlığı hissetmelidir. Bir an evvel namazı kaza ederek bu ağır yükten kurtulma gayreti içinde olmalıdır. Burada en endişe edilecek bir durum da şudur:

- Vaktinde yapamadığı ibadetinden dolayı üzüntü duymamak, vicdan azabı çekmemek, tabiri caizse kılı bile kıpırdamamak..

Bu duyarsızlık hayra alamet değildir. Çünkü üzüntü duyan insan, kendisini üzen şeyle tekrar yüz yüze gelmek istemez. İbadetlerini vaktinde yapma azmi içinde olur. Üzüntü duymazsa bu gayreti de duymaz. Günahını basite almaya başlar. Günahını basite alan adam için Efendimiz'in (sas) çarpıcı bir ikazı şöyledir:

- Mümin, günahını üzerine yıkılacak dağ gibi büyük görür, tedbir alır. Münafık ise burnu ucuna konmuş sinek gibi basite alır, kayıtsız kalır!.

Günahını büyük görme duygusu, tekrar etmeme tedbirine sevk ederken, küçük görme duygusu da tekrar etmekten çekinmeme laubaliliğine iter..

Halbuki, tekrar edilmeyen büyük günah küçülür, devam edilen küçük günah büyür, küçük yağmur damlalarının birleşmesinden sel felaketi haline gelip sahibini günah bataklığına sürükler..

Bu mühim noktalar hiç unutulmamalı, ibadetleri vaktinde yapma titizliği ömür boyu sürdürülmelidir..'

(http://www.zaman.com.tr/webapp-tr/haber.do?haberno=550922)

08.08.2007 - cihan

uyku yahut unutma bir

uyku yahut unutma bir mazerettir. mazeret nedeni ile kazaya kalmis bir namaz en kisa zamanda kazasi yapilmalidir. Örnegin, egitim dönemizde ders programi nedeni ile kilamadigimiz namazlari hocalarimiz aksam kaza etmemizi söylerlerdi. Halbuki 5'er dakikalik ders aralari ve 15 dakikada bir aramiz olmasina ragmen.

25.10.2006 - kazazede

hiç bir şey mazeret olamaz

hiç bir şey mazeret olamaz peyganber efendimiz savaşta dahil namaz kılmıştır özellikle sabah namazı kısa bir mamazdır farzı 3 yada 4 dakika bile sürmez.Milletin ortasında kılamasanızda elbet kılıacaınız bi yer vardır alın elinize bir pusula güneydouyu bulun bir poşet serin ve kimsenin görmedii bir yerde kılın

29.10.2006 - ali

sadece ilişmiçin kazaya bırakılır

sadece ilim iin namaz kazaya bırakıla bilir ilim oğrenen bir oğrenci namazını kazaya bıraka bilir

07.07.2007 - aazrail61

Herkesin sartlari farkli olabilir

Otomobil fabrikasinda calisan bir kisi bir namazin zamani icerisinde gorevli oldugu bolumde tek ise , ayrilmasina izin ve imkan yoksa, namazini kaza edemezmi yani. Calistigi bolumden ayrildiginda devam eden islerde aksakliklar olma durumu varsa veya hayati bir durum, Isinden mi olsun. Bizim dinimizin zor bir din oldugunu zannetmiyorum. Bilgisi olan kisiler sorulara cevap versin lutfen. Cok degisik gorev ve ortamlarda bulunanlar var. Herkesin durumu farkli olabilir. Bununla ilgilili Nusret bey, Imdat bey gibi hocalar cevaplama yaparsa herkese faydali olacagi kanaatindeyim.

12.11.2006 - akil

Herkesin Şartları Farklı Olabilir Başlıklı Yazıya Cevaben

Değerli Kardeşimiz,
Fıkıh kitaplarında, namaz bahsini anlatırken dikkat ettiğimiz de:
-Hastanın Namazı
-Yolcunun Namazı
-Kutuplarda Namaz

ve benzeri şartlarda namazın nasıl kılınacağını anlatan başlıklar görürüz.Demekki namazdan kurtuluş yoktur. ÇÜNKÜ,NAMAZIN KENDİSİ BİR KURTULUŞTUR:-)
Hiç, kurtuluştan kurtuluş olur mu?

Hazreti Ömer hançerlendiği zaman saatlerce komada kalmış,ayılınca ilk sözü şu olmuştur:
-Namazın vakti geçti mi?
Şeyh Şamil, çarlık rusyasına kan kusturan bu yüce insan, süngülendiğinde günlerce komada kalmış,ayıldığında ilk sözü yine aynı olmuştur:
-Namazın vakti geçti mi?

Bir arkadaşımızın verdiği örneği bilerek en sona bıraktım.Çok muhteşem bir örnek.Evet, dünyanın en büyük siyasi hadisesi olan BEDİR SAVAŞINDA ordu iki saf halinde ayrılmış, bir gurup namaz kılarken bir gurup savaşmıştır.Sonra diğer gurup namaz kılmış, diğer gurup savaşmıştır.Demek ki namaz, harpte bile kazaya bırakılmıyor.Çünkü, namazın mahiyeti çok büyük.Bununla ilgili eserler okumanızı tavsiye ederim.

Bir sitede görmüştüm.Çeçenler kurşun yağmuru altında tünelin içinde namaz kılıyor.İnan ağlarsınız...Yine bir arkadaşımın bizzat başından geçmiş bir olay.İki dağcı arkadaş, dağa tırmanıyorlar.Çok uzun bir süre yol alıyorlar.Şehirden baya uzaklaşıyorlar.Sonra, Kar yağıyor.Hava çok soğuk.Arkadaş karla abdest alıp namaz kılıyor.Yanındaki arkadaşı ise donarak şehit oluyor.Düşünün donduran bir soğukta namaz kılıyor.Karla abdest alıyor.

SAHABE DÖNEMİNDE VE DAHA SONRA AYNI İZİ TAKİP EDEN KOMUTANLAR, DÜŞMAN KOMUTANLARINA GÖNDERDİĞİ ELÇİLER VASITASIYLA HEP ŞU CÜMLEYİ SÖYLEMİŞLERDİR:
-ÜZERİNİZE ÖYLE BİR ORDUYLA GELİYORUM Kİ, SİZİN HAYATI SEVDİĞİNİZDEN ZİYADE, ÖLÜME MÜŞTAKTIR,(AŞIKTIR)
Bu cümleyi duyan düşman komutanları zangır zangır titremişlerdir.
İngiliz komutanı çorçile:
Çanakkalede neden mağlup oldukları sorulduğunda:
-Ben topun namlusundan cenneti seyreden bir askerle asla savaşamam demiştir.

Zalimleri,kravatlı haydutları,efendi suratlı eşkiyaları, ancak ölümden korkmayanlar korkutabilirler.

Bu misalleri verdim,çünkü, müslümanın ruh halini yansıtıyor.

Yukardaki, cümleler üzerinde hepimizin uzun uzun düşünmesi gerekir.

SONUÇ OLARAK:

Bir müslüman seyahat ederken, otobüsün kaptanıyla pazarlık eder,namaz konusunda.Ona göre bilet alır.Bir işe girerken, namaz konusunda pazarlık eder.En ateist insanlar bile namaza izin verir.Yeterki suistimal edilmesin.Gerekirse fazladan mesai yapılır.Ücretimizden kesilmesi önerilir.Ama namaz kazaya bırakılmamaya çalışılır.Ben bu konuda böyle düşünüyorum.
Selam ve muhabbetle kalınız
Dualarınız,dualarımızdır.

Nusret KARDELEN

HER ŞEY MAVİSİNİ YİTİRMİŞ BİR HAYATIN YENİDEN İNŞAASI İÇİN

13.11.2006 - Nusret KARDELEN

Konular