17 Aralik 2008 tarihli konular

Flört evlilikleri mutsuzluk ve boşanma getirir.

  • tahkik

Dünyada ve ülkemizde inatla uygulanan karma eğitimin acı meyvelerinden birisi de flört ve zina olarak karşımıza çıkmaktadır.... Karma eğitimle karıştırılan iki cinsin etkileşimi yüzünden hem eğitimin kalitesi düşmüş hem de okullarda kız kavgaları ve çekişmeleri yüzünden erkekler arasında ki adavet,kıskançlık,.rekabet,haset yüzünden huzur ve asayiş bozulmuştur.bu eğitimler sayesinde birbiriyle paralellik arz eden flört ve zina kavramları birbirlerine bir nevi pezevenklik etmişlerdir.

Ben Hasan'ın Derisiyim

  • Lokman

Hasan! Aylardır bedeninin içindeki yaratılış mucizesi olan hayatî önemi haiz bulunan çeşitli organların konuştular ve kendilerini anlattılar. Onların gâyesi kendilerini anlatmaktan çok hepimizin sahibi ve Yaratıcısı, Kudreti Sonsuz'un ilminin ve hikmetinin sonsuzluğuna dikkati çekmekti. Bugün bedeninin içinden, dış dünyaya bir pencere açalım istersen?

Senin vücudunun dış dünyaya komşu olan sınır bölgesinin her türlü mesuliyeti benim üzerime yüklenmiştir. Dış dünyadaki her türlü değişikliği, sıcaklık, soğukluk, rutubet, basınç, çeşitli radyasyonlar, her türlü tahriş edici kimyevî ve mekanik tesirleri ben hissederim ve iç organlarının bu değişik çevre şartlarına göre tavır almaları için onları uyarırım. Onun için herkes beni önce bir duyu organı olarak görür ve beş duyunun sonuncusu olarak sayarlar.

Ben Hasan'ın Diliyim

  • Lokman

Hasan, bugüne kadar hep senin nâmına konuşurdum ve senin isteklerini, sevinçlerini, üzüntülerini, takdir veya nefret hislerini muhataplarına bildirirdim. İçinden geçen hislere, beyninde dolaşan çeşitli fikirlere tercüman olurdum. İzin verirsen bugün kendi kendimi anlatacağım. Zannetme ki diğer kardeş organları kıskandım. Aksine biz birbirimizi kıskanmayıp, güçsüz olanımıza yardım eder ve dayanışma içinde, Rabb'imizin emrettiği şekilde işimizi yaparız. Bizim birbirimize üstünlüğümüz yoktur. Her birimiz kendi vazifelerimize uygun biçim ve hususiyetlere sahip olarak yaratıldığımızdan, bizim birbirimize göre eksiklik veya fazlalığımızdan söz edilemez. Çünkü hiçbirimizde abes birşey göremezsin. Sadece ben de diğer organlardan geri kalmadığımı gösterip, senin şükrânı nimet hisleriyle biraz tefekkür etmeni istedim.

Ben Hasan'ın İskeletiyim

  • Lokman

Sevgili Hasan! Bugüne kadar senin vücudunda iş gören birçok arkadaşım konuşarak kendini anlattı. Her birinin farklı ve hususi işler görmekte olduğunu öğrendin. Fakat o organ arkadaşlarıma nerede oturduklarını veya nereye tutunduklarını sormak hiç aklına gelmedi. Hiçbir şey boşlukta duramayacağına göre, bütün doku ve organların yerleşip tutunabildiği bir zemin gerekmez mi? Bir ev yaptığınızda içine bir sürü eşya koyuyor, birçok perde, lâmba, kapı, pencere takıyorsunuz. Bunları taktığınız ve yerleştirdiğiniz asıl binanın; içi boş, duvarları örülmemiş, sadece çimento ve demirden ibaret kolon, kiriş ve hasır beton ile katları bölünmüş haline iskelet dendiğini herhalde duymuşsundur. Binanın temelden çatısına kadar bu demir ve çimentodan yapılmış (kolon-kiriş) iskeleti olmasaydı, hiçbir eşya veya ilâve kısmı bir yere oturtup sabitleyemezdiniz.

Ben Hasan'ın Sinir Sistemiyim

  • Lokman

Sevgili Hasan!..
Vücudunda şimdiye kadar kendini anlatan organ ve sistemlerin en mükemmeli ve hepsinin arasında irtibat kuran bütünleyici bir sistemim. Damarlar nasıl vücudunun her yerine gıda ve oksijen taşımak üzere -toplu iğne ucu kadar boş yer bırakmamak kaydıyla- yayılmışsa, ben de senin vücudunda olup biten her şeyden haberdâr olmak üzere, bir ağ gibi vücudunun her yerini sarmış durumdayım. Koluna bir böcek bile konsa hemen fark ediyorsun. Bir damla teri sana hissettiren benim. İç organlarındaki herhangi bir rahatsızlığı uygun dozda bir sancı ile hemen haber veriyorum. Haber vermekle kalmayıp, çare araman için seni uyarıyorum.

Ben Hasan'ın Kalbiyim

  • Lokman

Sen daha doğmadan aylar önce çalışmaya başladım ve bir dakika durup dinlenmeden her saniye göğsüne içten -tık tık- vurduğum halde hiç bana kulak verip de, "kim bu?" diye dinledin mi? Ben senin vücudunun motoru olan ve “kalb” olarak isimlendirilen bir organınım. Yıllardır beni dinlemediğin ve merak edip de bakmadığın için, bugün biraz nasihat etme ihtiyacını hissettim:

Ben Hasan'ın Kas Sistemiyim

  • Lokman

Sevgili Hasan! Seni gezdiren ve her türlü hareketi yapmanı mümkün kılan, kas sistemi olarak ben, seninle biraz sohbet etmek istiyorum. Geçen ay, üzerine yerleşerek birlikte hareket ettirdiğimiz iskelet sistemi arkadaşım kendi fonksiyonlarını izah ederken vücuduna diklik ve sertlik verdiğini söylüyordu. Tabiî ki doğru, ancak bildiğin gibi kayalar da sert, ağaçlar ise hem sert hem de canlı, ama hareket imkânları yok ve sabit bir şekilde kımıldamadan duruyorlar, çünkü hareket edecek bir sisteme sahip değiller. Sen ise; kâinatın en mükemmel mahlûku olarak, hareket kabiliyetine sahipsin. Bütün hayvanlar, sahip oldukları çeşitli hareket organlarının dinamik gücü olan kas dokuları sayesinde çeşitli derecelerde haraket imkânına sahiptir. Ancak sen, ağaçlar gibi toprağa çakılıp kalmak için yaratılmadığın gibi, hayvanlar gibi sadece şuursuz bir şekilde biyolojik ihtiyaçlarını karşılamak için de yaratılmamışsın. Dünyayı gezip görmek, yeni şeyler öğrenmek, icat ve keşifler yapmak, medeniyetler kurmak için Rabbim seni ve neslini arza halife kıldı. Fakat bütün bu beklentileri cevaplandırabilmen için, önce bulunduğun durumda ve mekânda değişiklik yapabilme hürriyetine sahip olmalısın, yani hareket kabiliyetin olmalı. İşte sana bu özelliğini kazandırmak için Yaratıcım, milyonlarca paketlenmiş hücreden ibaret, yüzlerce kaslarımın teşkil ettiği bir sistem olarak beni emrine vermiş.