1 Subat 2007 tarihli konular

Anneden gelinlik kızına mektup!

  • MURAKIB

Genelde, evdeki kız çocuğu annesini örnek alır. Bunun için anne, her hali ile kızına örnek olmalıdır. İşte bütün genç kızlarımıza, asırlar önce yaşamış, hali vakti yerinde, soylu bir aileye mensup Ümame Hanımın, gelinlik çağındaki kızına yazdığı örnek mektubu sunmak istiyoruz. Bilhassa zamanımızda her genç kızın çok ihtiyacı olan bir nasihat bu:

Sevgili Kızım!

Bir kızın, annesi ve babası zengin, asil diye evlenmeye ihtiyacı olmasaydı, senin ve benim hiçbir zaman evlenmeye ihtiyacımız olmazdı. Fakat, durum böyle değildir.

Yavrum!

İNSAN VE GÜNAH

  • NaTuraL

İnsan gülebilen bir mahlûktur. İnsan düşünebilen bir mahlûktur. İnsan seçebilen bir mahlûktur. Bunları biliyoruz. Ama insan aynı zamanda günah işleyebilen bir mahlûktur. Günah işlemek de mahlûkat arasında yalnızca insana özgü bir istidattır. Aslında günah işlemek insanın sahip bulunduğu öteki melekeleri (nitelikleri, istidatları) ile birlikte düşünüldüğünde ve insanın bütünlüğü içinde anlam taşıyor. Günah işlemek ancak irade sahibi olan ve iradesini hür ve müstakil olarak kullanabilen bir mahlûk için söz konusu olabileceği gibi, gene aynı mahlûk için bir anlam taşır. Anlam taşır diyoruz ve böylece günah işlemeye anlam atfetmiş oluyoruz. Gerçekten de insandan başka mahlûkat için günah işlemenin anlamı yoktur. Bir melek için günah kavramı yoktur, nasıl ki onun için sevâb kavramı da söz konusu değildir. Çünkü, günah işlemek, kendisi için yolların iyi ve kötü olarak belirlenmiş ve bu yollardan birini seçme hususunda muhayyer bırakılmış, dolayısıyla iradesini kullanabilme gücüyle donatılmış bir mahlûk için söz konusu olabilir ve ancak onun fiili için bir anlam taşıyabilir. Kendisine iyi ile kötü arasında bir seçim hakkı verilmemiş olan, dolayısıyla ne yapıyorsa onu zorunlu olarak yapacak olan bir mahlûk için (melek için) günahın anlamı da bulunmamaktadır. Aynı mütalâa hayvan için de söz konusudur. Hayvan da ne yapıyorsa zorunlu olarak yapmaktadır ve onun önünde, kendisi için belirlenmiş iyi ve kötü iki yol yoktur. Hayvan ne yapıyorsa onu zorunlu olarak yapar ve yaptığı şeyleri iradesini kullanarak değil (çünkü bu özgül anlamında onun iradesi mevcut değildir.), fakat insiyaklarını kullanarak yapar. İradesini kullanması söz konusu olmayınca meleğin ve hayvanın yapıp etmelerine sorumluluk da yüklenmez.

Fareler ve İnsanlar

  • Levent Özrenk

Bu yazının, John Steinbeck' in " Fareler Ve İnsanlar " adlı kitabıyla bir ilgisi yok. Zaten yazının kendisi bunu belli edecek... Farelerden bahsetmek istiyorum ilk önce.. Evet farelerden... Doğadaki en tiksinç yaratık ne diye sorsalar fareler derdim... Farenin o kulakları, ayakları, kılları, gövdesinin iğrenç hali; kısacası farenin o bütün görünümünün tiksindiriciliği beni iğrendirir... Yaratılan hayvanları severiz, bu ayrı bir mevzu. Ama fare kendisinden tiksindiğimiz bir hayvandır... Bazı insanlar küçük beyaz farelere güzel derler ve severler.

Gelinliği Kendine Kefen Olan Kız

  • arif

Bu yazıyı şimdi, yani 13 ocak cumartesi 2007 tarihinde yazıyorum. Bundan 3-4 gün önce, benim yaşadığım Kocaeli şehrinin bir ilçesinde, 3 aylık bir gelin olan kız, başörtüsüyle kendini astı. 21 yaşındaymış. Yani henüz çok genç...Peki sorun neydi ve kendini neden astı? Aslında bu kızcağızın kendini asmasında çok nedenler var. Anlatacağım... Hakikaten bir insan olarak kendini asmasına üzüldüğüm için, bu yazıyı yazma gereği duysam da, şimdiden sonra başka kadınların kendilerini asmamaları için bu yazıyı yazmak istiyorum. Neden kendini astığı için yüzüne baktım. Aslında bakmamalıydım. Yüzünde, geçmişinde derin acılar çekmiş bir insanın ifadesi ve çizgileri vardı. Ben bu ölümün sırrını bulabilir miyim umuduyla bakmıştım yüzüne aslında; damadın fotoğrafına da aynı niyetle baktım. Bir düğün öncesi çekilen bildiğimiz bir gelin-damat fotoğrafıydı bu... Ve nihayet kızın ölümündeki sırrı anladım. Kızın kendini neden astığı belliydi... Damadın fotoğrafında psikolojisi iyi olmayan bir yüzün ifadesi vardı. Yüzünde, sert davranabilecek bir insanı, hastalıklı bir mizacı ve hayatı bir insana zehir edebilecek bir hali gördüm... Gözler her şeyi ifade etmez mi?!. Korkuyu, sevinci, kişiliği, akıllığı, temizliği veya kirliliği... Bir delinin gözlerine bakınca, gözlerinde derin bir anlamsızlık, boşluk görürüz. Buradan da anlarız; çünkü o bir delidir. Neyse...

İNTERNET BAĞIMLILIĞI

  • NaTuraL

İçinde bulunduğumuz bilgi çağının en önemli gereksinimlerinden biri şüphesiz internettir. Öncelikle internetin dünya çapındaki kullanımına bakıldığında karşımıza çıkan internet kullanıcısı sayısı 100 milyonları aşmaktadır. Tarihe bakıldığında kamusal alanın belli bir süreç içinde farklı alanlardaki gelişimini devre devre görmek mümkün olmaktadır. 18. yüzyıla bakıldığında insanların bir araya geldiği kahvehanelerin insanların düşüncelerini paylaştıkları ve tartıştıkları bir ortam olduğu bilinmektedir. Daha sonraki zamanlarda kasaba toplantıları aynı amaca hizmet etmiştir. Günümüze yaklaştığımızda yazılı basının önem kazandığını görmekteyiz. Daha sonra ortaya çıkan ve şu anda da etkisini gösteren televizyon yine aynı amaca hizmet etmektedir. Daha önce de belirtildiği gibi bilgi çağına girilmesiyle 100 milyondan fazla insanın kullandığı internetin yavaş yavaş bu görevi devraldığı görülmektedir. İnternetin genel kullanım ağına bakıldığında, bu ağın çok geniş olduğu dikkat çekmektedir. İnternet, elektronik posta kullanımından milyarlarca web sayfasının kullanıldığı ve bilginin serbestçe yayıldığı bir ortama ek olarak eğitimin, alış-verişin ve sohbet odalarının kullanıldığı ve insanlar arasında yoğun bir etkileşimin oluştuğu sanal bir ortamdır.

ŞEYTANIN HİLELERİ

  • arif

Çok tehlikeli düşmanımız olan şeytan, çok akıllı ve çok bilinçlidir. İnsanların yaşamına, bilincine, bedensel ve ruhsal özelliklerine göre hareket eder.

İhlâs ve takva üzere İslamı yaşamaya çalışan kişiyi, sapık bir yola çekemez ve haram işlemeğe sevk edemez ise, dinin direği olan namazdan koparmağa çalışır. İmana eş değere yakın olan ve tüm ibadetlerin başı olan namazı ikinci plâna çekmek için;

* Abdest, gusul ve temizlik gibi konuları titizlikle ve aşırılıkla gündeme getirir.

* Özellikle ruhsal açıdan aşırı duyarlı olanları ve beyin yorgunluğu olan kişileri, abdest, gusül ve temizlikle oyalayıp huzurlu ve feyizli namaz kılmalarını önlemeğe çalışır.

Şeytanın Dostlarının Sıfatları

  • NaTuraL

Yüce Allah, kullarından daha ilk başta şeytana karşı teyakkuz halinde olmaları için söz almıştır: “Ey Âdemoğulları, ben size and vermedim mi ki: Şeytana kulluk etmeyin, çünkü o, sizin için apaçık bir düşmandır.” Hz. Allah (c.c) kullarına; şeytana tapmama ve şeytanın vermiş olduğu vesveselere itaat etmeme konusunda tavsiyelerde bulunmuş, aklî ve naklî bir çok deliller de sunmuştur. “Şeytana ibadet etmeme” ifadesinin anlamı; “şeytana itaat etme” demektir. Yani insan, sadece şeytana secde etmekten men olunmakla kalmıyor, aynı zamanda ona uymaktan ve itaat etmekten de men olunuyor. İşte bu bağlamda itaat, ibadet anlamı taşır.

Sizi islami yaşamdan uzaklaştıran en etken fitne hangisidir?

  • imdat sezer

* Tv, Dizi ve Sinamalar ve Magazin Programları\n* İslami yaşamdan uzaklaşmış arkadaş çevresi\n* Okul ya da iş yeri\n* Eğlence merkezleri ya da ortalıklarda fazla dolanmak\n* İnternet sohbetleri, chat odaları, msn ya da süfli siteler\n* İlmi yetersizlik ve islami ilimlere yeteri kadar zaman ayıramama\n* Kişisel isteksizlik, tembellik ve gaflet\n* Kendini çok beğenmişlik, egolar ve dünyaperestlik\n* \n* \n