15 Ocak 2007 tarihli konular

Riyazet

  • Orion

Selamun aleykum ben bir çok internet sayfalarını takip etmekteyim ama bir sorunun cevabını bulamadım aynı şekilde bu sitede tam olarak net bir cevap yok.
Lütfen bana Riyazetin nasıl yapıldığını detaylı bir şekilde açıklaya bilir misiniz?
Hem böyle neyin ne miktar alınacağı filan şeklinde olursa çok iyi olur.
Önceden teşekkür ederim, Allah razı olsun.

Ailenin Post Modern Düşmanları

  • NaTuraL

Çocuğa kim demiş küçük bir şey


Bir çocuk belki, en büyük bir şey Abdülhak Hamid


Anne-babaya çocuk Allah'ın bir emanetidir. Biz Allah'a karşı çocuklarımızın terbiyesinden mesuluzdur. Çocuk yetiştirmek zor, bir o kadarda hayatımıza farklı tatlar katan bir güzelliktir. Annebabanın çocuğuna karşı vazifesi yalnız onu beslemek giyindirmek barındırmak korumak değil onu Allah'ın rızasına uygun bir şekilde terbiye etmek, çocuğu hayata hazırlamaktır. Bu noktada aileye büyük görevler düşmektedir. Çocuğa iyi bir eğitim vermek için çocuğun bütün yönlerini dikkate almak zorundayız. Çocuğun fiziksel, sosyal, duygusal, ruhsal yönlerini dikkate alınmayan ve bu yönlerde eğitim verilmeyen bir eğitim metodu nakıs kalacaktır. Çocuk eğitimin önemli bir parçası da çocuğa gelişim dönemlerine uygun bir din eğitimi vermektir.

ödenecek bedellere hazırlıklı olalım!

  • NaTuraL

Ahirete iman eden her mü'min gibi biliyoruz ki, bu Dünya bir imtihan alanıdır. Burada geçen her saniyemizden hesaba çekileceğiz. Bu işin ahireti ilgilendiren boyutu. Ama bir de dünyevi boyutu var. Tarihi incelersek sağlam temeller üzerine dayanmayan her uygarlığın sonunun hüsran olduğunu görüyoruz. Bu çerçeveden bakınca ABD'nin sonunun yaklaştığını herkes söyleyebilir. Ama ya biz? Çağın müslümanları? Bütün Dünyada sergilenen zulüm ve vahşet tablolarında yerimiz neresi? Nelerin bedelini ödüyoruz, ya da ödeyeceğiz?


Dünyada yalnızlığa itilen ABD'ye koltuk çıkmak bize düştü!

tesettür Kaç Gramdır?

  • NaTuraL

Sibel Eraslan


Var oluşumuzun anlamı üzerine konuşuyoruz aslında...

Hemen her gün kâh sıkıcılığından kâh zorluğundan bahsettiğimiz hayatımızın anlamı bu... Modern tıp; yaşayan insan ile ölü insan arasındaki en kaba farkın, 21 gram olduğunu söylüyor. Yaklaşık olarak bu 21 grama acaba neler sığdırıyoruz ki, her birimizin de hikâyesi asla birbirini tutmuyor...

'21 gramlık küçücük bir aşırılığa milyarlarca insan sığıyor, kimi zorba bir Firavun, kimiyse öldüğü üç günden sonra duyulan bir garip oluyor... Ama hepimizin de ruhu var işte...

T.v’lerde Sırlı Buluşmalar ve Dünyalı Büyükler

  • NaTuraL

Eşin dostun mevzu bahis etmeleri ve konu ile ilgili sorularından mütevellit üç beş sefer seyrederek ve çokça seyredenlere de sorarak hakkında kanaatim oluşan buluşmalı, sırlı, kalpli, gözlü programları tahlil etmek istedim. Özellikle mahşer ve mizan gününün konu edildiği programı.


Kul hakkı, ahiret günü, zulüm ile abad olunmaz gibi temaları işlemeye çalışan bu programlar güzel sahnelere imza atsa da dikkatimi çeken bazı noktalar kasten mi ya da sehven mi eksik bırakılıyor anlamaya çalışıyorum. Mesela; mütedeyyin olarak bilinen T.V. kanallarından birisinde ahiret gününde sorgu anını sahneleyen dizi şeklinde bir program var. Programda kişi ölüyor. Sarıklı sakallı, beyaz cübbeli nur yüzlü adam imajı verilmiş bir kişi ölen kişiyi sorgulamaya başlıyor. Niye kul hakkı yedin, niye zulmettin, niçin adamı öldürdün, neden hırsızlık yaptın gibi sorularla karşısındakinin dünyada işlemiş olduğu amelleri vicdani bir dille deşifre ediyor. Sonra sağ eline yeşil ya da sol eline kırmızı bir ışık kümesiyle amel defteri sunularak cennet ya da cehenneme gönderilme sahnesiyle konu son buluyor.

Ben Bir Başörtüsü Engellisiyim

  • NaTuraL

Tevfik Akıldanesi


Merhaba sevgili günlüğüm! Gazete de okudum bugün. Önümüzdeki hafta "Engelliler haftası" imiş. Biliyormusun biricik günlüğüm içimi derin bir hüzün kaplayı verdi. Herkesin bir imtihanı var işte! Rabbimiz çeşit çeşit dert ve sıkıntılarla kulları imtihan eder. Hastalıklar, özürler sabredilirse Allah katında günahlara kefaret olucu birer nimettir.


Biliyor musun biricik günlük! Bence bedensel engellilik gelip geçici bir imtihan. Asıl kötü olan iman engelli olunması olsa gerek. Ne kadar acı değil mi? Düşünsene Allah kalbini mühürlemiş, gözlerin hakikati göremiyor, kulakları bir türlü gerçekleri duyamıyor. Allah muhafaza ne acı bir durum değil mi? Bedensel engelli olsan, sabretsen ecrin büyük oluyor ve günahlarına kefaret oluyor. Ama iman engelli olmak ne garip, hiç kurtuluş ümidi yok.

hayâ duygusunda zaafiyet ve yozlaşma

  • NaTuraL

Yusuf Konukoğlu


"Bir insan İslam’a sadık kaldıkça, herşey onun tarafına doğru yol alır ; Toplum, güneş, ay hatta yıldızlar. "


Gecesi gündüz gibi aydınlık olan bu din, karanlık bir gecede siyah taşın üstündeki siyah karıncaya dikkat etmemizi bize öğretirken; insanın yozlaşmasının kalbinin taa derinliklerinden geldiğine de dikkat çekmiştir.


Yozlaşma, kelime manası ile tabii, doğal, yaratılıştan gelen dokunun veya ilişkilerin bozulması, ölçüye uygun gözüken ama ölçü dışı olması... Yozlaşmalar, ferdi ve toplumsal bazda olmakta ayrıca eşyayı yani çevremizi de etkilemektedir. Doğru kabul edilen, fıtrattan gelen değerlerin sulandırılması, seyreltilmesi, süte veya ayrana kıvamından fazla su katılması gibidir. Değerleri korumak özen ister. Bazı değerler ise insana ve eşyaya özen gösterir. Değerlere özen göstermek insanları, insanlara özen göstermek ise, değerleri korur.

Filmlerde Bilinçaltı Mesajı, mutlaka okunmalı...

  • imdat sezer

Bilinçaltı çoğumuzun bildiği ya da duyduğu bir kavram. Bu kavram bilincimizin farkında olmadığı ama davranışlarımızın yönlendirilmesinde önemli rol oynayan bir yapıyı belirtiyor. Bilinçaltının en önemli özelliği ise bilicimizin farkına varmadığı olayları, sesleri, resimleri kaydetmesi. Siz beş katlı bir binaya çıkarken merdivenleri saymıyorsunuz ama bilinçaltınızda bu sayıyı biliniyor ve kaydediliyor. Aynı şekilde bebekliğimize dair anlıları bilinçaltı kayıtlarının arasında bulmak pekala mümkün. Bunlar nasıl mı gerçekleşiyor? Gözde bilimsel olarak “fovea hareketleri” isimlendirilen hareketler bulunuyor. Bu hareketler sayesinde göz devamlı çevremizi tarıyor ve aldığı bilgileri bilinçaltına atıyor. Bizler bu bilinçaltına gönderilen verilerin çok ama çok az bir kısmını hatırlayabiliyoruz. Burada önemli olan nokta bilinçaltına gönderilen verilerin karar verme ya da eyleme geçme aşamasında fikirlerimizi ve davranışlarımızı direkt olarak etkilemesi.

Aşil’in topuğu ve zayıflıklarımız

  • arif

İnsanların ve milletlerin zayıf noktalarına “Aşil’in topuğu” adı verilir. Ve her insanın, her milletin mutlaka zayıf bir noktası vardır. Mesela:

Evli insanların zayıf noktaları, çocuklarıdır. Behçet Necatigil, “Biz böyle eğilmezdik, çocuklar olmasaydı” dizesini boşuna yazmamıştır.

Dünya malına düşkün olanların zayıf noktaları, mevki makam ve öne çıkma hırsıdır. Hazreti İsa, “İnsanlara ihtiyaç ve mihnet duymak istemiyorsanız, az yiyiniz ve kenardan yürüyünüz” sözünü boşuna söylememiştir.

Kadınların zayıf noktası altındır. Şair, altın madeninin şiirini yazarken, “kadınlardan kimseye sıra gelmeyen” diye boşuna dememiştir.

Giriş

  • katip

Hamd, kullarını lütuflarıyla kapsayan, onların kalplerini dinin nûru ve vazifeleriyle tamir eden, lütuflarının birini rahmet derecelerinden ve celâl arşından en yakın semaya indiren, diğer padişahlardan celâl ve azametin sadece kendisine mahsus ol-masıyla ayrılan, halkı kendisinden istemeye teşvik eden ve 'İsteyen var mı isteğini yerine getireyim', 'Af talep eden var mı affedeyim' diyen Allah'a mahsustur!

Hamd, rahmet kapısını ardına kadar açmak, kendisiyle kulları arasında gerilen perdeleri kaldırmak suretiyle diğer sultanlardan ayrılan; ister tenhalarda, ister kalabalık yerlerde, hangi hallerde olursa olsun, namazlarla münacaat ruhsatını kullarına bahşeden Allah'a mahsustur! O Allah ki yalnızca münacaat ruhsatını vermekle yetinmeyerek aynı zamanda onlara teşvik ve tergible de lütufta bulunmuştur. O pâdişahlar pâdişahının dışındaki zayıf krallar ancak kendilerine rüşvet verildiği ve hediyeler geldiği takdirde ziyaretçilerle başbaşa kalmak müsamahasını gösterirler. O'nun şânı ne büyüktür; saltanatı ne kuvvetlidir! O'nun lütfu tastamamdır ve ihsanı umumî ve kapsayıcıdır. O'nun rahmeti; seçilmiş peygamberi ve velisi Muhammed'e ve hidayetin anahtarları ve zulmetin çıraları olan âline ve ashabına olsun! Ey rabbimiz! Kulun ve peygamberin Hz. Muhammed'i, onun âlini ve ashabını her çeşit eksiklikten koru!

Ezan Fazileti

  • katip

Hadisler
Kıyamet gününde simsiyah miskten yapılmış bir tepenin üzerinde üç grup insan beklemektedir. Onların bu bekleyişleri diğer insanların hesabı bitinceye kadar devam eder. Bu kişiler ne hesaptan korkmaktadırlar ve ne de manzaranın fecaati kendilerini ürkütmektedir. Bunlar;
a) Allah rızası için Kur'an okuyan ve kendisinden razı olan bir cemaata imamlık yapan kişi,
b) Allah rızası için bir mescitte ezan okuyan ve halkı Allah'a ibadet etmeye dâvet eden kişi,
c) Dünyada rızk darlığına müptelâ olduğu halde âhiret amellerini terketmeyen kişidir.1

Farz Namazların Fazileti

  • katip

Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır:
Namaz mü'minler üzerine vakitleri belli bir farz olmuştur.
(Nisa/103)

Hadîsler
Beş vakit namaz vardır ki Allah Teâlâ onları kullarına farz kılmıştır. Bu namazların hakkını hafife almayarak ve hiç birini zâyi etmeyerek edâ eden kimse için, cennete girmesi hususunda Allah'ın va'di vardır. Bu beş vakit namazı edâ etmeyen kimse içinse Allah nezdinde herhangi bir va'd yoktur. Allah onu dilerse azaba dûçâr eder; dilerse de cennete dâhil eyler.5

Hz. Peygamber 'Beş vakit namaz tıpkı herhangi birinizin kapısının önünden akan gür ve tatlı bir nehir gibidir. Bu kişi günde beş vakit, kapısının önünden akan bu nehre dalarak yıkansa, acaba sizce bedeninde kirden iz kalır mı?' dedi. Ashab 'Hayır ey Allah'ın Râsûlü! Hiç birşey kalmaz' deyince de şöyle buyurdu: İşte suyun kiri götürmesi gibi, beş vakit namaz da insanın bütün günahlarını siler süpürür'.6

Tadil-i Erkân'ın Fazileti

  • katip

Hadîsler

Farz namazı, teraziye benzer. Kim onu doğru tartarsa aynı muamele ile karşılanır.19

Yezid er-Rakkaşî şöyle demiştir:
Allah Rasûlü'nün namazı, dizili inci kolyesi gibi intizamlı ve tartılı idi.20

Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur:
Ümmetimden iki kişi namaz kılmaya kalkarlar.Rüku ve secdeleri aynı olduğu halde namazları arasındaki fark yer ile gök arası kadardır.21

Hz. Peygamber, bu mübarek sözü ile namazda bulunması gereken huşûa işaret etmektedir,
Allah Teâlâ rükû ve secdelerinde belini doğrultmayan bir kulun yüzüne kıyamet gününde şefkatle bakmaz.22

Cemaatin Fazileti

  • katip

Hadîsler
Cemaatle kılınan namaz tek olarak edâ edilen namazdan yirmiyedi derece daha üstündür.26

Allah Rasûlü bazı namazlarda cemaate katılmayan kimseleri farkedince 'Yerine namaz kıldıracak bir kişiyi tayin ederek, gidip cemaatten (özürsüz olarak) geri kalan kimselerin evlerini yakmayı düşündüm' buyurdular.27

Cemaatten (özürsüz olarak) geri kalan kimselere gidip onların evlerini, kucak dolusu odunlarla yakarak başlarına yıkayım. Çünkü eğer onlardan birisi yağlı bir kemik veya iki ok elde edeceğini bilseydi, mutlaka gelirdi.

Hz. Peygamber'in bu hadîste yatsı namazının cemaatini kasdettiği kaydedilmiştir.

Secdenin Fazileti

  • katip

Hadîsler
Kul, gizli secdeden daha üstün bir ibadetle Allah'a yaklaşamaz.31
(Gizli secdeden maksat evde kılınan nafile namazlardır).

Allah'a bir defa secde eden müslüman, bir derece yükselir ve bu secde sayesinde bir günahtan da kurtulur.32

Bir kişi Hz. Peygamber'e 'Ey Allah'ın Rasûlü! Allah'tan benim için, cennette arkadaşlığınızı nasip etmesini ve şefaatınıza mazhar olabilmeyi ister misiniz?' der. Bu istek karşısında Hz. Peygamber şöyle buyurur: 'O halde sen de, çok secde etmek suretiyle bana yardımcı ol!'33

Kulun Allah'a en yakın hali secdede olduğu haldir.34